Bayram Namazı ve Teşrik Tekbirleri

12 Ekim 2013 tarihinde yayınlandı. görüntülenme Mukayeseli Fıkıh Müzakereleri

(Abdülaziz Bayındır) Bugün Kurban bayramının öncesinde bayram namazları Kurban Bayramı namazı ve kurban bayramında namazın arkasından çekilen zikirler. Yani “Allah u Ekber Allah u Ekber La İlahe İllahu Allah u Ekber Allahu Ekber ve Lillahil Hamd.” Bununla ilgili hükümlerü anlatacağız ben genel bir giriş yapacağım, arkadaşlarımız hem ehli sünnetin hem de şia nın konu ile ilgili görüşlerini ve dayandıkları delilleri söyleyecekler. Şimdi biliyorsunuz bizim için önemli olan bir şeyin Kuran ı Kerim deki kaynağıdır. Maide Suresi nin 49 uncu ayeti Rasulullah SAV e Allah ın kitabı ile hükmetmeyi emrettiği için. Onun bütün davranışları mutlaka Kuran dan çıkardığı hükümler yani Hikmet dir. Biz bunları hemen far k edemeye biliriz. Yine biliyorsunuz, Allah u Teala bir Muhkem Ayet söylüyor. Muhkem: Kısa özlü özet diyebileceğimiz bir Ayet ile bir hüküm verir. O hükmü diğer ayetler de açıklıyor. En az iki ayet oluyor Sonra dört, yerine göre ikinin katları şeklinde oluyor. Şimdi Bayram namazı ile ilgili olarak Kurban bayramı Namazı ile alakalı olarak Kevser Suresine baktığımız zaman şunu görüyoruz diyor ki Allah u Teala orada:

Kevser 108/2  “Rabbin için Salat et ve Nahir de bulun,”  venhar; denilince ilk akla gelen bir hayvanı “Nahr” sureti ile kesmektir. Yani göğüs kafesinin üstündeki boşluğa bir bıçak saplayarak; kalpten beyne giden damarları kesip kanın boşalmasını ve hayvanın ölmesini sağlamaktır.  Hayvana hiç eziyet etmeden yapılan kesimdir bu. Çünkü anında beynine kan çıkmamaya başlar, dolayısıyla beyin vasıtasıyla herhangi bir şey hissetmemeye başlar  dolayısıyla hayvan olduğu gibi yere yığılır. Hemen yığılmaz da tabi biraz kanı akar sonra yığılır, sonra da etine bağırsaklardan gelen herhangi bir pisliğin de karışması söz konusu olmaksızın kesilmiş olur. Şimdi acaba “Fe Salli li Rabbike venhar” sözü “Rabbin için Salat et ve Nahir de bulun,” bakalım Allah u Teala bunu nasıl açıklamış, Nahil ne demektir?  Hayvanların ayakta kesilmesi… Şimdi bizimle alakalı daha önce evvelki hafta okuduğumuz ayetlerden yola çıkarak Kurban ile ilgili ayetlerden Hac Suresinin 36 ıncı ayetinde Allah u Teala şöyle diyor.

Hac 22/36 “Senesini tamamlamış hayvanları da (bedensel gelişimini tamamlamış) sizin için Allah a kulluğun simgelerinden yaptık. Onlarda sizin için hayırlar vardır, istifade edersiniz. Öyleyse sıra sıra dururlarken Allah ın adını onların üzerine anın,” sıra sıra dururlarken yani şunları hayvan kabul edin ayakta duruyorlar asker gibi sıralı değil elbette yani, ayakta duruyorlar. Bunlar ayakta iken Allah ın adını onlara anın deniyor. İmdi ayakta iken kesilen hayvana hayvan kesimine ne deniyor? <Nahr> deniyor o zaman “Allahın adını ayakta iken saf halinde sıra sıra dururlarken anın…” deniyorsa; bu venhar ın bir açılımından ibarettir. Venhar ı burada Cenab ı Hak burada açıklamış oluyor. <Venhar> ile emredilen kurban kesmek peki acaba “Fe Salli li Rabbike” deki <Salli> ile emredilen acaba nedir. Salli kelimesi bir başka yerde daha geçiyor, diyor ki:

Tevbe 9/103 “ Onların mallarından sadaka al, onları böylece arındırır ve geliştirirsin, ve onlara Salat ta bulun,” buradaki Salat da bulun onlara dua et demektir. Rasulullah SAV. Şimdi bu <Salli> tek başına hangi anlama geliyor bunun da açıklaması nı yapmak gerekiyor. Onun açıklamasına baktığımız zaman Enam Suresini görüyoruz. Orada 163 üncü ayetinde, Diyor ki Allah u Teala 162-163:

En’Am 06/162-163 “Deki: Benim Namazım ve Nüsüküm,” <Nüsükü> de açıklamayacağım, Kuran ı kerim den onun karşılığını bulacağız İnşallah… “… Yaşamam ve ölmem, tüm varlıkların sahibi olan Allah içindir, O nun herhangi bir ortağı yoktur ve; ben böyle emir aldım, ben Müslümanların evveliyim başında.” Ben bir numaralı Müslümanım.

Şimdi buradaki Nüsuk ne demek? O nun ne demek olduğunu da yine Hacc Suresinin 34 üncü ayetinden öğreniyoruz…

Hac 22/” Her ümmet için mensek, oluşturduk,” diyor Allah u Teala burada… Mensek İsmi zaman ismi mekan ve mastar mimi olarak kullanımır yani Kurban kesme zamanı Kurban kesme yeri Kurban… Neden kurban diye anlamlandırıyoruz çünkü diyor ki, “… Allah ın onlara rızık olarak verdiği Behimet ül Enam üzerine,” ki Enam suresi 142-143 üncü ayetlerde bunların Koyun Keçi Sığır ve Deve nin erkeği ve dişisi olduğu belirtiliyor.

“…Onların üzerine Allah ın adını ansınlar.” Belli zamanlarda belli mekanlarda geçen hafta bu konu üzerine biraz daha ayrıntılı konuşmuştuk… Ayrıntılı bilgi almak isteyenler geçen haftaki sohbeti dinleyebilirler. O zaman buradaki mastar mimi halinde olan <mensek> in mastar olarak karşılığı da <Nüsük> olur. Öyleyse;

En Am 06/162-163 “Benim Namazım ve Nüsük (Kurbanım) um,” olur. O zaman “Fe Salli li Rabbike venhar,” ın bu bir başka şekilde ifade edilmesi oluyor. O zaman;

Kevser 108/2 “Rabbin için Namaz kıl ve Kurban kes.” Şeklinde olur. Rabbin için Namaz kıl ve Kurban kes şimdi bütün bu Ayetleri açıklayan diğer Ayetlerle birlikte meseleyi götürdüğümüz zaman bu ortaya çıkıyor. Şimdi dikkat ederseniz; Kevser Suresini okuduk, Kevser Suresindeki <Venhar> ın anlamını öğrenmek için Cenabı Hak onu nasıl açıklıyor görmek için; Hacc Suresinin 36 ıncı Ayetini okuduk. <Fe Salli> nin anlamını öğrenmek için Enam Suresinin 162- inci Ayetini okuduk. <Nüsük> ün manasını öğrenmek için Hacc Suresinin 34 üncü ayetini okuduk, kaç tane etti?   4 tane etti yani ikinin katı olarak gidiyor ve böylece kapalı bir şey kalmadı. Kapalı şey şu: Peki bu Namaz nasıl kılınacak? Bu Namazın bir farkı var mı yok mu diğer namazlardan? Bir kere şunu biz Kuran ı Kerim den çok iyi biliyoruz ki gün; güneşin doğması ile başlar. Kurban bayramı günlerinde Cenabı Hak “Hacc Suresinin 28 inci Ayetinde bildiriyor. “İnsanların bildiği gün,”  Nebi SAV de zaten Mina’da insanlara hitap ediyor diyor ki: “Bu hangi gündür?” Diyor. İnsanlar cevap vermiyor 3 kere tekrarlayınca “Nahr günü değil mi?” Bak orada “Nahr” kelimesi çok önemli Venhar ve Nahr kelimesi çok önemli. Kuran Sünnet bütünlüğünü görme açısından son derece önemli. “Fe Salli li Rabbike Venhar” ın Rasulullah ın dilinde almış olduğu şekli görüyoruz. İki “Malum günler” in Rasulullah ın dili ile açıklanmasını görmüş oluyoruz. Hepsi diyorlar ki “Belağ;” peki neden cevap vermediklerini de anlatıyorlar rivayette diyorlar: “Zannettik ki Rasulullah bu güne başka bir isim verecek…”  yani biz o günün “Nahl” günü olduğunu zaten biliyoruz nereden biliyorsunuz? Öteden beri öyle, İbrahim AS dan öncesinden öyle. Neden İbrahim AS öncesinden öyle? Çünkü İbrahim AS a verilen emir de O gün belirtilmiyor. Malum günlerde Allah ın kendilerine rızık olarak verdiği “Behimetül Enam” üzerine Allah ın adını ansınlar diyor. Dolayısıyla bu geçmiş ümmetlerde zaten biliniyor. Dolayısıyla bu geçmiş ümmetlerde bu sıkı bağı korumayı gerektiren hususlarda böyle işte Rasullullah da bu hangi gün diye onlara soruyor. Aksi taktirde Rasulullah şunu derdi; “Müminler dikkat edin bugün Nahl, günüdür….. Kurbanınızı bugün keseceksiniz…” Derdi. Ama böyle demiyor insanlar bunu öteden beri biliyorlar. O zaman peki O “Nahl” günü güneşin doğmasıyla başlar. Ki bunu birkaç kere tekrarladık tekrar etmekte fayda var. Bizim gelenekte gün maalesef, geceden başlatılır, tanyerinin ağarmasıyla başlatılır. Halbuki Kuran ı Kerim de Yasin Suresinin 40 ıncı Ayetinde;

Yasin 36/40 “Gece gündüzü geçemez,” buyuruyor yani önce gündüz sonra gece. Güneş doğduğu zaman başlar ertesi gün güneşin doğmasına kadar, peki güneş doğguğu zaman gündüz başlarsa orada bir Kerahat vakti var, niye Kerahat vakti? Güneş doğarken insanların bir bölümü güneşe tapıyor. Onlara benzememek için,

Fussilet 41/37 “…Güneşe Aya tapmayın (secde etmeyin) Güneşi ve Ayı yaratana secde edin,” Şimdi diyebilirsiniz ki Mekke de Ay a yıldıza tapan mı vardı? Mekke de olması gerekmez ki İslam son dindir ve bütün Dünyada hakim olması beklenen dindir. Dünyanın hiçbir yerinde Müslümanlar ibadetlerini yaparken davranışlarıyla puta tapanlarla Güneşe Aya şuna buna tapanlara benzememeleri lazım… (Fussilet 37 evet)… Benzememeleri lazım çünkü öyle bir nokta olur ki: Kabe i Şerif sizin tam doğunuzda olur. Yani Güneşin doğduğu noktada Kabe olur, melse asiz Afrika da olursunuz tam doğduğu noktaya doğru dönüp namaz kılmanız gerekir o sırada da Güneş doğar ve O güneşe tapanlar derler ki “…Bak bunlar da bizim gibi Güneşe ibadet ediyorlar. Güneşe tapıyorlar.” Bu konuda daha önce de dersler yapmıştık. O sırada Mekruh; öyle ise ne zaman? Günün ilk namazını ne zaman kılabiliriz? Kuşluk vakti dediğimiz vakitte kılınır. Güneş göz ucunun üstüne çıktıktan sonra orada da çok ilginç bir tespit var: Çenenizi göğsünüze dayıyor, Güneşe bakıyorsunuz, güneşi göremediğiniz taktirde Güneş yukarıya çıkmış demektir. Yoksa çeneyi göğsünüze dayamazsanız kafayı dikseniz akşama kadar güneşi görürsünüz. Batana kadar görürsünüz. Her şeyin bir usülü olması lazım. Şimdi işte o anda yani güneş göz ucundan yukarı çıktı mı artık Secde eden kişi güneşe secde ediyor diye anlaşılmaz. Dolayısıyla Namaz kılmanın caiz olduğu ilk vakit, orada Namazınızı kılıyor ve Kurbanınızı kesiyorsunuz. Burada bu Namazın farkı ne acaba? Bu Namazın farkını da Hac Suresinin 37 inci Ayetinden öğreniyoruz. Burada Allahu Teala Kurban görevini anlattıktan sonra şöyle diyor,

Hac 22/37 “Allah a bunların eti kanı ulaşmaz, sizin Takvanız ulaşır,” Yani siz kendinizi Şirk ten koruyor musunuz? İnsanların bir çoğu biliyorsunuz hayvanlara tapar, Bu gün hala Hindistan da İneğe tapanlar vardır… O İneğe tapanlar, içerisinden bir kişi bir İneği kesse, olayın bütün kutsallığı ortadan kalkar değil mi? Demek ki İnek kesilebiliyormuş… Adam ona bir şey olmayınca “Allah Allah biz bundan boşuna korkuyormuşuz…” Der. Onların kesiminde; insanların bir kere Şirk ten korunması söz konusudur.

Hatırlayın Bakara Suresinde O Sureye adını veren <Bakara> olayı da böyle bir şey ile alakalıdır, Mısırlılar Boğa ya tapıyorlardı, <Apis> adını verdikleri boğa ya tapıyorlardı ki bu konuda Tevrat ta çok sayıda ifade vardır. İsrail oğulları kalkıp çocukluktan beri bunu görünce Cenab ı Hakkın böyle bir sığırı Kurban etme emrini yerine getirmemek için her türlü bahaneyi ürettiler biliyorsunuz… Onu kestiğiniz an bütün işin kutsallığı ortadan kalkıyor, onun da sıradan bir hayvan olduğu gözükmüş oluyor. Dolayısıyla dikkat ederseniz Müslümanlarda her türlü Hurafeler, yer ediyor ama Hayvanlara tapma diye bir Hurafe hiçbir zaman gelişmemiştir, çünkü kesilen kurban; kurban kesme eylemi böyle bir hurafeyi tamamen dışlamaya neden oluyor. Onun için diyor ki Allah u Teala:

“…Onların kanları ve etleri Allah  a ulaşmaz, sizin takvanız sizin korunmanızdır esas ulaşan. Bunları Allah u Teala sizin hizmetinize vermiştir; size yol göstermesi karşılığında Allah ı Tekbir edesiniz diye,” Yani Allah u Ekber getiresiniz diye.

“…Samimi olanları müjdele.”  Herkes Kurban kesmez, “Ümmete bir Kurban görevi yükledik” diyor, Bakın burada her Mümini ilgilendiriyor… Bununla Kurban emri arasında bir fark var…Diyor ki:

Hac 22/34 “… Allah ın kendilerine rızık olarak verdiği Enam cinsinden hayvanlar (koyun keçi sığır ve deve; erkek ve dişisi) üzerine Allah ı ansınlar diye…” ama Rızık olarak vermişse yani ellerinde varsa; imkanları varsa. Burada ama burada öyle bir şey yok… O zaman öyleyse, Kurban kesen de kesmeyen de Tekbir getirecek. Peki tekbiri nasıl getireceksiniz? İşte “Fe Salli li Rabbike Venhar.” ile birlikte düşündüğünüz zaman, O Salat ın içerisinde tekbirin olması akla gelendir, tabi ben bu arada önceki ümmetlerde bu konu nasıl onu bilmiyorum mutlaka onlarda da buna benzer bir durum vardır.

İşte bayram namazını; Mesela Kurban bayram namazını farklılaştıran Tekbir… Şimdi birinci ve ikinci rekatlarda Tekbirler getirilir, Türkiye de Hanefi Mezhebi yaygındır, hepiniz bilirsiniz Bayram namazında birinci Rekatta tekbir alınır arkasından üç tekbir, sonra eller bağlanır Fatiha Zammı Sure okunur, İkinci Rekata kalkılır, Fatiha Zammı Sure okunur sonra üç Tekbir alınır dördüncü tekbirde rükuya gidilir ve Namaz bitirilir. Şafii Mezhebinde bu 7 Tekbir; birinci rekatta 5 Tekbir; ikinci rekatta. Değişik rivayetler vardır, bunu şimdi arkadaşlarımızdan dinleyeceğiz onlar diğer Mezheplerin durumunu. Peki Kurban bayramında böyle de Ramazan Bayramında ne var? Ramazan Bayramı ile ilgili ayette biliyorsunuz Bakara Suresinin 185 inci ayeti Onun da sonunda: Ramazan orucunu tamamlanmasından bahsettikten sonra… Bu ifadenin aynısı Hac Suresindeki ifade ile Bakara 185 deki ifade aynı… Sadece sonda bir fark var o önemli değil ama esas sebep olarak gösterilen O ramazan Orucunun tamamlanmasının arkasından aynı ifade var, burada da Kurban kesmenin önünden mi arkasından mı olacak diye düşündüğünüz zaman “Fe Salli Li Rabbike Venhar” da önce Salat sonra Nahir, (kurban kesme işi) “İnne Salati ve Nüsüki” de önce namaz sonra Kurban işi. Kurban bayramında önce Namaz Sonra Kurban: Ama öbür tarafta Orucu zaten Mecburen bir ay tuttuğundan dolayı Bayram günü Oruç çoktan bitmiş oluyor yapacağın tek iş var o da “Namazı Kılmak,” ve “Tekbirlerle Namazı Kılmaktır”

Namaz kılma işinde kadın erkek ayırımı var mı yok mu? Mezhepleri arkadaşımızdan öğreneceğiz a biraz sonra Hadisleri okurlar ben size sadece bir özet vereyim…24:38 Rasulullah SAV adetli kadınların evlerinde oturup da dışarıya çıkmayan yaşlıların da getirilmesi için Ashab dan hanımları görevlendirmiş ve onları da “Musalla” denen (Namaz kılınan yer) yere toplamışlar. O kadar insanın mescide sığması mümkün değil bir açık sahada kılıyorlar, adetli kadınlar arka tarafta duruyor ve Tekbir getiriyorlar, “Elnütüketbirullah” işin esası O. Dolayısıyla onlar da kendilerine yüklenmiş olan görevi yerine getirmiş oluyorlar.

Dolayısıyla SAV in o uygulaması da yaptığı uygulamaların yüzde yüzü mutlaka Kuran ı Kerim den çıkardığı hükümlerdir, bazen yanlış hüküm çıkardığı olmuştur o zaman da Cenab ı Hak onu uyarmıştır. Böyle bir giriş yaptıktan sonra şimdi yavaş yavaş Mezheplere başlayalım:

Önce Hadislerden evet hadislerden başlayalım doğru. Bu konuda çok sayıda Hadis var en önemlilerini ben söyleyeyim diyor….

Bayram namazı ile ilgili;  Abdullah bin Ömer den gelen bir rivayet, diyor ki Rasulullah SAV Bayram Namazında Kıraat ten önce (Birinci Rekatta) Yedi, İkinci Rekatta da Kıraatten önce beş Tekbir alırdı. Her ikisi de Kıraat ten önce olmak üzere Yedi Tekbir, Bu ilk Tekbir yani “Allah u Ekber” diye başladığımız Tekbir buna dahil değil. Yani “Allah u Ekber” diye tekbir alınıyor,  işte o Mezheplerin farklılıklarına göre girişte dua ediliyor, birinci Rekatta yedi tekbir alınıp Fatiha Zammı Sure okunuyor. İkinci Rekatta; beş tekbir alınıp Fatiha Zammı Sure okunuyor, onun için Mesela Bayramda Mekke de olanlar bunu yaşamışlardır, ya da Medine de olanlar. Bu Hadis; Tırmizi de ibn i Macit Darimi  de var ve “Hasen Hadis” olduğunu söylemişler evet.

Bir de zayıf bir hadis var diyor.  Mürsel yani  Rasullullah’a  senedinde kopukluk olan bir hadis var;  Rasulullah ve Sahabe mi? Ebubekir ve Ömer demişler. Ebubekir ve Ömer RA: İki bayram Namazında bir de “İstiska” yani yağmur duası için kılınan namazda; yedi ve beş aynı şekilde; yani az önceki rivayetin aynısı fakat bu zayıf bir rivayet olarak gelmiş. Zayıflık bunu nakleden kişilerle ilgili metinle ilgili değil.

İbn i Hacer diyormuş ki; “Bayram namazları ile ilgili olarak; bayram namazlarındaki tekbirlerle ilgili olarak Rasulullah a ulaştırılan, sahih bir rivayet yoktur.” Diyormuş.

Ama birinci Rekatta Yedi ikinci Rekatta beş Tekbir ile ilgili çok sayıda rivayetler var, sahih olmamakla birlikte birbirlerini destekleyen birbirlerini takviye eden rivayetler. Şimdi bu namazlarla ilgili olan Teşrikleri daha sonra konuşuruz…

Ebu Hureyre’den gelen bir Rivayet vardır: “Rasulullah birinci Rekatta dört ikinci rekatta beş Tekbir almıştır.” Diye. Bunu Hanefiler delil olarak alıyor… İşte İftitah Tekbirini de katıyorlar birinci Rekatta. İkinci Rekatta da Rüku ya varma tekbirini de katıyorlar, o Rekata kalkarken yapılan Tekbir ile beraber. Dolaysıyla her ikisinde bir tekbir üçer oluyor.

Nafi; Abdullah bin Ömer’ in hadislerini rivayet eden Zattır. Ben Ebu Hureyre ile beraber Namaz kıldım birinci Rekatta yedi ikinci Rekatta da beş Tekbir aldı diyor. 32:35 Bu İmam Malik te geçen, Ebu Hureyre den gelen ikinci bir rivayet var: Orada da onun daha sahih olduğunu söylüyorlar Muvatta da Hanefilerin uyguladığı delil olarak aldığı hadis, birinci rekatta 4 ikinci Rekatta beş tekbir ki az önce söylediğim gibi İftitah tekbiri birinci Rekatta dahil; dolayısıyla üçe düşüyor… İkinci rekata kalkarken alınan tekbir ve Rüku ya varırken alınan Tekbir de dahil olduğu için ikinci Rekatta onun beşi de üçe düşmüş oluyor. Bayram Namazlarından hatırlarsınız “Üçer zevahid, 9 tekbirle uyun hazır olan imama” Aziza derler. Şimdi burada şey bir gün ben Namaz kıldırıyorum bizim Abdullah da küçük; Bayram Namazına “Aziza” deyince “Baba bunlar senin adının Abdülaziz olduğunu bilmiyorlar mıydı?” dedi…

Sıra sende… Şimdi Hanefi Mezhebini dinliyoruz, Fatih Orum hocadan:

  • Şimdi Hanefi Mezhebi ile ilgili şu an ilk bölümde Bayram Namazının Farsziyeti ile Alakalı birtakım bilgiler vereceğim.
  • Hanefi Mezhebinde de Bayram Namazının Vacip olduğu söylenmekte. Birtakım Tali görüşler de var Sünnet olabilir mi? Veyahut Farz ı Kifaye denilebilir mi gibi. Mezhep içerisinde bazı farklı görüşler olmakla birlikte genel temayül, Namazın Vacip olduğudur. Bunu söylerken gerçi Yahya Hoca şimdi konuya değinir. Şafilere göre Sünnet olduğunu söylüyor ve böyle bir Mukayese yapıyor, Şafilerin de bunun Sünnet olması sebebini; rivayete göre “Onlar bunu bayram namazını, Duha namazından bir bedel, onun yerine ikame edilen bir namaz olduğunu Duha namazının da Sünnet olduğunu dolayısıyla bedelin aslını geçemeyeceğini…”

Duha bizim Kuşluk dediğimiz namaz oluyor evet…

  • “…Ve ancak biz Vacip diyoruz.” Delil olarak da “Fe Salli li Rabbike venhar…” biraz önce okunan ayeti delil gösteriyorlar. İkinci Ayette; Hac 22/37 ayeti ni delil gösteriyorlar. Bunun dışında şöyle bir ifade geçiyor: Kime Farz dır? Bayram Namazı… Genel Kaide şu; Cuma Namazı Kime farz ise Bayram namazı da onlara Farz dır. Bunu da kadınları bu Namazın dışında tutma temayülü olduğu için bu şekilde formüle ediyor. Ve niçin kadınlar bu Namaza giremez? Fitne unsurundan bahsediyor ve Ahzab Suresinin 33 üncü Ayetini delil getiriyorlar. Bundan dolayı evde oturmaları daha iyidir.

“Evlerinizde oturun” Diyor. Rasulullah SAV ın eşleri için söyleniyor bu. Yani “Ey Nebi nin eşleri siz diğer kadınlardan birisi gibi değilsiniz…” dedikten sonra başlıyor çok enteresandır, bundan sonraki bütün emirleri bütün kadınlara uygularlar, bağlantısını da ortadan kaldırıyorlar. “Evlerinizde Oturun; İlk Cahilliyedeki kadınlar gibi açılıp saçılmayın…” Şimdi bunu tutup “…Evinizde oturun; Cumaya gelmeyin Bayram a gelmeyin ” diye söyleniyor ki bu kabul edilebilir bir illet değil tabii. Delil getirilirken dikkat ederseniz biz Ayetlerin tamamını diğer ayetler ile birlikte hiçbir şüphe kalmayacak şekilde getirmeye gayret ediyoruz zaten esası odur. Bu tür şeyler kabul edilebilir delil getirme usülleri değildir. Ayrıca da Rasulullah SAV den bu konuda gelen sahih rivayetler var yani.  Kadınları az önce de söylediğim gibi, Namaza davet ettiğine dair.

  • Vakti ile ilgili ne zaman kılınır bu? Şöyle bir ifade geçiyor… “Güneş beyazlaşmaya başladıktan Zevale kadar bu Namaz kılınabilir.” Dedikten sonra bir rivayete yer veriyorlar, “…Rasulullah, bu Namazı Güneş bir mızrak boyu ya da iki mızrak boyu yükselince kıldırdı…”

Yani ufuktan beş derece yükselmiş oluyor 360 derecelik derece hesabına göre beş derece yükseliyor. Evet,

  • Şayet birinci gün kılınamaz ise; Namazın ikinci ve üçüncü gün de kılınabileceği Hanefi Fıkhında kabul edilmektedir.

O güneşin beyazlaması ile ilgili bir terim geçti. Eğer güneşin doğuşunu takip ederseniz ilk doğduğu zaman sanki ufuktan bir ateş parçası yukarıya doğru fırlatılır gibidir. Güneş etrafını aydınlatmaz, ışıksız olur br müddet sonra etrafına aydınlık verir. İşte o beyazlanma dönemi ondan sonradır. Ondan sonra artık güneşe gözünüz ile bakamazsınız.

  • Son bir şey bu Namaz ile ilgili Hutbe bu Namazın neresindedir? Hanefi Mezhebinde Bayram Namazlarındaki Hutbe nin Sünnet olduğu; şart olmadığı söyleniyor bununla ilgili de bir delil getiriliyor. Delil şu: Şayet şart dersek Namazın olmazsa olmaz bir parçası dersek bu ondan önce; ya namazdan önce yapılmalı ya da Namaza mukalim bir şekilde olmalı oysa biz biliyoruz ki Rasulullah ın arkasında Sahabe bu Namazı kıldırdı ve hepsi Rasulullah ın Namazı önce kıldığını Hutbeyi daha sonra okuduğunu söylüyorlar… Hutbenin daha sonra okunmuş olması bunun şart olmadığını ondan bir parça olmadığını gösterir… Dolayısıyla bu ancak Sünnet olarak kabul edilebilir diyorlar.

Tabi Cuma hutbesi biliyorsunuz önce okunur, bazıları çıkıp maalesef böyle delilsiz olarak “Cuma hutbesi efendim namazdan sonraydı; işte Emevi ler döneminde millet hutbeyi beklemedi çıktı gitti onun için önceye aldılar…” deyip saçma sapan iddialar ortaya atıyorlar.  Kuran ı Kerim e bu açıkça aykırı bir İddia dır. Çünkü Allah u Teala “…Namaz Kılındı mı dağılın,” diyor. Namaz kılındı tamam bitti tamam dağılacaksınız. Namaz kılınca dağılınca demek ki Hutbe nin önce olması gerekiyor…

  • Bir şey daha var onu da zaten hocam söylemişti Hanefilerden bahsederken; O da bu Tekbirler; Namazın esnasındaki Tekbirler; altı tekbir den bahsediliyor bunların üçü ilk Rekatta, üçü ikinci Rekatta ve ilk Rekatta Kıraat ten önce ikinci Rekatta da Kıraat tan sonra Rüku dan önce yapılır şeklinde görüş Hanefi Mezhebinde hakim görüştür, “Tekbir” ler ile alakalı olarak.

Peki Şimdi Şafii lere geçelim…,

  • Şafii Mezhebinde Bayram namazı; Sünnet tir. Hanefilerde Vacip ama Şafii mezhebinde Sünnet bu Namaz. Kime? Erkeklere, yaşlı kadınlara, hür köle ve bunların arasında bir ayrım yok; fakat genç kadınların genç kızların Bayram Namazı için Musalla ya çıkmaları Mekruh kabul edilir.  Bu fitne korkusundan böyle olduğu söylenmiş…

Yani delil falan yok… Fitne… Delilsiz fetva vermek fitne değil, değil mi?

  • Bayram Namazının Farz olmayışının delillendirilmesine geçince şöyle diyorlar: 42:04 Peygamber Efendimiz e çölden bir bedevi diyebiliriz: Gelip Peygamber Efendimize İslamı soruyor? Diyor ki “…Bir Müslüman olarak benim neleri yapmam lazım nelerden kaçınmam lazım?” Peygamber Efendimiz de hani günlük beş vakit Farz Namaz olduğunu söylüyor. Bu da Diyor ki: Başka var mı? “Hayır” diyor, ama bundan sonra Nafile olarak sen kılarsan bu iyi olur ama Farz yok… Eğer bayram namazı da Farz olsaydı Peygamberimiz burada bayram namazından da bahsederdi; bu onun Sünnet olduğunu gösteren önemli bir delil.

Ben hakikaten bu ulemanın tutarsızlığına bir anlam veremiyorum şimdi bir taraftan bu Rasulullah’ın günlük ibadetler için söylediği sözü bayram namazı için delil alacaksınız öbür taraftan da Rasulullahın bayram namazına genç ihtiyar ayrımı yapılmaksızın Adetli kadınlar da dahil çağrılması ile ilgili hadisini hiç görmeyeceksiniz. Ve sonra Şafii olarak ta diyeceksiniz ki İmam Şafii nin Er Risale sinde şu var: Diyor ki, “Sünnet de Kuran ı Kerim gibi Rasulullah’a Vahiy sureti ile gelmiştir, dolayısıyla Kuran Neyse Sunnet de odur… Sunnet Sunneti Kuran Kuranı Nesih eder, yani Sünnet son derece önemlidir.” Peki önemli de nasıl sen böyle alakasız bir hadisi bir tarafa delil alıyorsun doğrudan doğruya o konu ile ilgili olan Hadisi görmezden geliyorsun.

  • İkinci delil bu da bir kıyas delili; Diyor ki Şafii ler: …Bayram namazında hiçbir Surette ezan okunmaz. Ezan okuyacağını söyleyen kimse de çıkmamıştır bugüne kadar. Ezan hep baktığımız zaman Farz olan Namazların öncesinde okunur Cuma da buna dahildir, ama yağmur Duası için çıkılan namazda Güneş tutulması Namazında Ay tutulması namazında Salat ül Küsur, Kusuf deniyor bunlara bunların hiçbirinde ezan okunmaz. Bayram İçin de Ezan okunmayacağına göre demek ki iki bayram namazı da onlarla aynı hükümde yani Sünnet farz değil… BU da bir delil Şafiilere göre.

BU kadınların Namaza çağrılması ile ilgili hadisler sizde mi? Metinde hata etmek…

  • Onu ben söyleyeyim Hadis şöyle gelmiş: Alıyorlar onlar da yani kadınların çıkabilmesine Fetva verebilmek için şöyle hadis Ummu Hatiyye den rivayet edilmiş: “Ennen Nebiyye SAV Kane Yuhricul avatika….” Peygamber Efendimiz Sürekli artık evde duran evden hiç çıkmayan kadınları, çadırlarda falan yaşayan kadınlar. Ve aynı zman da Adetli olan kadınları…” Bayram Namazı için Musalla’ ya çağırmış. Peki Adetli kadınlar niye çıkıyorlarmış? “… (Onlar Namaz kılmak için değil de) arka tarafta duracaklar. Bu hayra şahit olacaklar, Müslümanların dualarına da…”

O zaman Hadisin tamamı değil O. Peki Hadis ile ilgili ne diyor?

  • Yani Hadis ile ilgili bunlar bu hadisi savunuyorlar zaten alıyorlar. İkinci bir Hadis getiriyorlar, O da “La Temnau ima Allah i Mesacid Allah, Vel İhrucune Tefilatin.” Diye… Yani; “Allah ın Kadın Kullarını Mescitlerden engellemeyin, ama onlar da süslenip püslenip camiye gelmesinler…” İşte genç kızlar genç kadınlar sürekli süslenme işine daha meyilli olduğu için bundan dolayı onların çıkmasının Mekruh olduğunu söylüyorlar. Detayları diğer Hadis kaynaklarında vardır.

Yani BU Hadislerin tamamının kadınları çağrılması ile ilgili…

  • Bayram namazının vaktıi Hanefilerinki gibi aynı “Güneşin doğuşundan Keraat vakti çıkacağı zaman kadar beklenilecek ondan sonra bayram namazının vakti girer taa öylen Namazına kadar yani Güneşin Zevaline kadar. Bayram Namazı kılınacak Yer ile ilgili Şafii Lerin açıklamaları var. Deniyor ki… Peygamber Efendimiz den Nakledildiğine göre O Bayram namazlarını Mescit de değil dışarıda Musalla denen Namazgah olarak işte bugün bizim Bildiğimiz dış bir Mekanda hepimizin rahatlıkla gelip katılabileceği bir mekanda kılınması Eftaldir. Fakat bu Mescidin Dar olmasına bağlıdır eğer Mescid geniş ve herkesi alabilecek kapasitede ise Namazın kapalı alanda Mescitte kılınması lazım Fakat Peygamber Efendimizin Musalla da kılmasının sebebi Mescide o dönem o kişilerin sığmayışından dolayıdır. Mescit geniş ise Kâbe örneğini vermiş. Mescidi Haramda daima Mescitte Namaz kılınmıştır diye, Gelen Herkesi alabilecek kapasitede bir büyüklüğü varsa; kapalı alanda yoksa Musalla da Namaz kılınması gerekir Şafii lere göre. Bayram Namazının iki Rekat olduğuna dair herhangi bir itilaf yok. Kılınışı diğer Namazlar gibi sadece burada Tekbirler konusu var… Şafii Mezebinde Hanefi Mezhebinden farklı olarak birinci Tekbirden sonra; Allah u Ekber dedi, İstiftah Duası denilen bir Dua okunur. Bizdeki Subhaneke ye karşılık gelen bir Dua. Ondan sonra ilk rekatta toplam 7 tekbir alınır… / tekbir ondan sonra Fatiha Zammı Sure, Rüku Secde ve ikinci Rekata kalkılır, ikinci Rekatta da yine Fatiha dan önce beş tekbir daha alınır… Toplam on iki tekbir ile Bayram Namazı kılınır. Buna dair delilleri de şöyle onları da söyleyelim. Amr bi Şuayp; O babasından O da dedesi Abdullah bin Amr dan şöyle rivayet etmiş: Peygamber Efendimiz şöyle demiş… “Et Tekbiru Fil fıtri, fil ula sekva Tekbirati…” “Ramazan bayramı namazı kılarken Tekbirler ilk Rekatta yedi dir. İkinci Rekatta da beş tir ve her ikisinde de Kıraatten önce okunur Tekbirler…” Diye bu Hadisi delil almışlar, ikinci delilleri de Ayşe Validemiz den gelen şu rivayet: o da şöyle, “…Peygamberimiz Hem Ramazan Bayramında hem Kurban Bayram Namazında birinci Rekatta Kıraatten önce yedi Tekbir, ikinci Rekatta Kıraatten önce beş Tekbir getirmiştir.” Bu Tekbirlerin her birinde eller omuz hizasına kadar kaldırılır Tekbirde. Hanefilerde Eler Kulak hizasına kadar kaldırılır fakat Şafiilerde eller omuz hizasına kadar kaldırılır tekbirde… Her iki Tekbirde de eller omuz hizasına kadar kaldırılır. Şafii Mezhebine göre… Ondan  sonra hutbe meselesi var ve hutbe bunun Sünneti olarak kabul ediliyor. Namazdan sonra olduğu konusunda da ittifak halindedir Şafii Mezhebi. Bayram Namazlarındaki Namazdan sonra okunan Hutbelerde ne okunacağına dair de bir şeyler söylemişler deniyor ki; Ramazan Bayramında Fitre ile ilgili hükümler anlatılır okunan hutbede. Kurban Bayramında da kurban ile ilgili hükümleri tekrar ederler. Onlara hatırlatır. Bayram Namazı Cemaat ile kılınır fakat tek başına kılınmasına da bir sakınca yoktur. Cemaat ile kılınması daha faziletli olarak kabul edilir. Fakat kadınların herhalde belki ona bir kapı aralamak için genç kızlar Cami ye gelmesin genç kadınlar diye onlar da evlerinde bu Namazı kılabilirler. Problem yok Şafii Mezhebine göre…
  • Bayram Namazından evvel Gusül abdesti almayı Sünnet kabul ederler (Şafiiler) ve bir de şöyle bir ayrıntı var bayram Namazından önce Sünnet namaz daha iki rekat Sünnet Namaz kılınır mı kılınmazmıydı da şöyle açıklamışlar, Deniyor ki eğer Musalla ya gittiğinde İmam Hutbedeyse bakılır eğer O Namaz kılınan Yer Camii ise yani Kapalı bir Alan ise Normal 5 Vakit Namaz kılınan bir yerse iki rekat Tahiyyat ül Mescid Namazı kılar öyle oturur… Fakat dış bir alanda kılınıyorsa sahada kılınıyor ise O zaman oturur Hutbeyi dinler. Öyle bir; iki Rekat “Tahiyyat ül Mescit” Namazı kılınmaz bu durumda…

Evet şimdi Maliki Mezhebine bakalım… 52:00

  • Maliki Mezhebinde Bayram Namazının hükmü, Sünnet i Müekkede olarak geçiyor, delili de “Fe Salli Lİ Rabbike Venhar.” Diyor ki Ayet Vücup ifade eder yani Farz olduğu anlaşılır Ayette; fakat Peygamber SAV e gelen Namaz ile ilgili soruya Peygamber SAV in cevabından sonra “Bunlardan başka var mı? kılmam gereken Namaz” dedikleri zaman, Aynı rivayeti alıyor… “Yok; eğer Nafile kılarsan başka” diye cevap verdiği için, ikisini birleştirdiği zaman Sünnet i Müekkede olur; diyor. “Kitapta (Kuran ı Kerim) bayram Namazına Kadınlar Köle ve Cariyeler emredilmemeiştir…” öyle diyor.

Yani erkekler gitsin kadınlar gitmesin diye bir şey mi var…

  • Köle Cariye ve Kadınlara emredilmemiştir.

Bu; topu taca atmanın en kolayı, yani Kuran ı Kerim de Erkekler gitsin diye bir emir olacak ki, kadınlara ve esirlere emir verilmemiştir desinler. Var mı erkeklerle ilgi, bir emir?

  • Yok, “İlk ikisinin yani köle ve cariyenin efendilerin hizmeti ile meşgul olduğu için onların gelmese de olur diyor. Ama kadınlar açılmaya neden olduğu için cemaate girerken; gelmemesi gerekir.” diyor, “Fakat gelirlerse kadınlar cariye köleler, Namaz bittikten sonra İmam ile beraber dönecekler gelirlerse kılar…” Diyor. “Bir de bayram Namazına sadece kadınlar gelmiş ve bu zaman kadınlar tek başlarına tek tek bayram namazını kılacak diyor.” Ama emir değil…

Gelmiş olurlarsa kılacaklar, İmam kılmış arkasından kadınlar geldilerse teker teker kılacak diyor… Evet.

  • “Bayram Namazının Tekbirleri İhram hariç Yedi Tekbir dir Kıraatten önce; ikinci Rekatı da kıyam Tekbirinden Hariç beş tekbirdir.” diyor. Bayram Tekbirlerinde ilk Tekbir hariç bayram Tekbirlerinde el kaldırılmıyor. Maliki Mezhebinde Namazda Allahu ekber derken el kaldırırken, Maliki Mezhebinde Tekbirlerde el kaldırılmaz.

Tabi şimdi İmam Malik çok enteresan yani Tekbirlerde el kaldırılmamış olmasını söylemesi çünkü İmam Malik Medine nin uygulamasını bize naklediyor… O bakımdan önemli. Şimdi burada Kuran ı Kerim deki ilgili Ayetleri okuduk dikkat ederseniz bu Ayetleri O şekilde yer veren herhangi bir Mezhep yok. Biraz sonra Şia dan da bahsedeceğiz ama onlarda da yok biliyorum. Şimdi Hadislere gelince de Hadisler ile ilgili davranışlar da gerçekten çok şaşırtıcı, Sahih olan Hadisleri mesela işte biraz önce Şafii Mezhebinden  “Allah ın kızlarını Allah ın Mescitlerinden engellemeyin…” Hadisi var. Adetli kadınların dahi Mescitlere davet edildiğine; dair hadis var. Buhari ve Müslim Hadisi bunlar. Yahya okusun şimdi onların kaynakları ile birlikte ondan sonra değerlendirmemize devam edelim.

  • Buhari ve Müslim de bu biraz önce benim okuduğum Ümm Atiyye Sahabe’den gelen rivayet şöyle yer almış… “Her iki bayram gününde de bize verilen emir, Adetli kadınları bekar kızları ve evlerinden çıkmayan kadınları çağırmamız ve bayram yerine çıkarmamızdı…”

Bak çağırıyor ve çıkarıyor emir veriliyor yani burada şimdi Maliki Mezhebi diyor ki bu Kuran da kadınlar için yok… Yahu bu ibadetlerde o zaman Kadınlar çıkıp diyecek ki “Akimus salah”diyor bu müzekker dir… O zaman biz Namaz kılmayalım deme hakları doğar yani… Kardeşim Arapçanın yapısı budur emir eğer, bir şeyin içerisinde erkek ve kadın varsa dilde kullanılan ifadeler erkekler için kullanılır. Ama sadece kadınlar var ise, kadınlar için kullanılır… Bu ne biçim bir gerekçedir anlamak mümkün değil. Şimdi bak gördün Buhari ve Müslim değil mi az önce okuduğun Hadis… Şimdi yeri gelince zaten hepsi ittifak etmiştir Hadis; Rasulullah SAV e Vahiy dir diye… Değildir. Rasulullah ın Kuran ı Kerim den çıkardığı hükümlerdir. Onu da gördük işte dersin başında…

Peki tamam da madem Vahiy diyorsunuz niye kabul etmiyorsunuz? Niye kendinize göre birtakım şeyler ortaya koyuyorsunuz? Önce hükmü siz kendi kafanızdan veriyorsunuz, ona uygun olmayan delilleri bir kenara atıyorsunuz böyle hayali delillerle kendinizi desteklemeye çalışıyorsunuz. Böyle şey olur mu yani… Müslümanlar da zannediyor ki bu Mezhepler kılı kırk yarmış Kuran ı Kerim e uymuşlar Sünnet e uymuşlar öyle zannediyorlar. Evet şimdi Şia ya geçelim Şia ile ilgili olarak bir şey var . Biliyorsunuz bizim Farsça sitemiz var Farsça sitemizin yöneticisi Sonia hanım var bir de Enes Hocamız var öteden beri Şia uzmanımız. Evet buyurun…

  • Şiilerde hem Cuma Namazı hem de Fıtır ve Kurban Bayram Namazlarını yapmak Sadece İmam var ise Vacip sayılır, İmam olmadığı zaman da Müstehap sayılır.

Orada İmam denilmesi şudur biliyorsunuz İmamiye Mezhebi diye adlandırılır, İmam Devlet Başkanı demektir, tabi o devlet başkanından öteye bir anlam taşır orada, inanç ile ilgili bir tarafı vardır on iki imam var on ikinci imam Gayb dir, Şu anda yaşıyor ama ortaya çıkmamıştır o şekilde inanırlar. On üç asır geçmesine rağmen yaşamasına devam ettiğine inanırlar, diyorlar ki: İmamın olmadığı bir zaman da Cuma Namazı da Bayram Namazını da kılmak Müstehap dır diyorlar değil mi?

  • Vacip değil Müstehap…

Yani Kılarsan güzel… Ama imam var ise Farz, oluyor değil mi? Evet… Çünkü Ona bağlamışlar bunlar tabii bunun herhangi bir dini delili yok.

  • Ve diyorlar ki ihtiyat Vacip bu iki namazı yani İmam Gayb dönemde Cemaat ile kılınmaması daha iyi diyorlar.

Hem Cuma hem bayram Namazını öyle mi? Cumayı  da ferdi kılıyorlar mı?

  • Hayır Cuma olmaz ama Bayram Namazında her kes tek başına kendi başına kılsın diyorlar. Daha iyi diyorlar ama İmam Mehdi nin temsilcisi olarak var olduğu için bulunduğu için Cemaatte kılmanın bir sakıncası yok diyorlar.

Velayet i Fakih diye bir kavram vardır şeyde Şia da İmam yok ama imamı temsil eden kişi var. Onu Temsil konusuna da Velayet i Fakih diyorlar. O varken kılınması daha iyidir diyorlar değil mi? Cemaat ile kılınabilir diyorlar.

  • Ya kendisi İmam olsun diyor bu namaza ya da kendisini temsilen birisi olsun diyorlar.

Ya Velayet i Fakih yetkisine sahip olan birisi kendisi kıldıracak, ya da birisini görevlendirip kıldıracak. Yani kıldırması iyidir diyorlar. Kıldırabilir.

  • Güneş doğduğundan öyle Namazı Vaktine kadar vakit var,

Güneş doğmasının hemen arkasında kılınabiliyor mu?

  • Kılınabilir ama daha iyisi diyor yukarı çıksın güneş… Sonra diyorlar ki bu açık dışarıdan kılmak daha Müstehap dır, açık alanda… Ama Namazda dokuz tane Tekbir var; İki Rekat kendisi; birinci Rekatta beş Tekbir, ikincisinde dört tane Ama şöyle Tekbire tül İhram hariç ama Kıraatten sonra tekbir ediyorlar… Rüku den önce…

Birinci Rekatta da Fatiha Zammı Sure okunuyor İkinci rekatta da Fatiha Zammı Sure okunuyor ondan sonra Tekbirler getiriliyormuş Hanefilerden farklı olarak…

  • Bu beş tekbir arasında Dualar var herhangi bir dua okumak iyidir ama bu da özel dua, uzun bir dua en önemlileri burada… Diyor ki: “Ya Rabbi sen Muhammede ve Muhammed Ailesine Salat et, onları çıkardığın bütün sıkıntılardan bizi de uzaklaştır, onlara verdiğin nimetleri bize de ver…” diye dua ediliyor…

Bunu Yüksek sesle okuyorlar…

  • Sonra birinci Rekatta Şems Suresi ve İkinci Rekatta Gaşiye Suresini okuyorlar… okumak Müstehab… Sonra diyorlar; bu Namazı kılmadan önce bayram Namazı eğer, Fitre olsa İftar yapmak yani bir şeyler yemek sonra gitmek Kurban günü etinden biraz yemek Müstehab diyorlar…

Kurban Kesmenin hükmü ne orada? Kurban da Vacip değil yani… Kurban Bayramı kurbanı Müstehap yani…

  • Sonra Şiiler genelde Mühüre secde (Taş) yapıyorlar ya ama Bayram Namazında yer üzerine secde edersen daha iyi diyorlar…

Kerbela dan getirdikleri topraktan kurumuş bir toprak üzerine secde ederler ama Bayram Namazlarında O gerekmez diyorlar. 01:04:15

  • Sonra bu Ayetlerde Fazkurullah var ya Ayen Mağdudat var Ayen Malumat var İmam Sadık tan rivayet var diyorlar ki her ikisi aynı günleri yani teşriki kastediyorlar bir manaya geliyor. Namazdan sonra bu Kurban Teşrik günleri diyor ki minare bulunduğu yerde birisi olsa on beş namazda, Ama minare dışında herhangi bir Müslüman olsa on tane Namazdan sonra bu zikir Allah u Ekber Allah u Ekber var ya,  Elhamdülillah ………………………. Diyen bu duayı Zikir etmek Müstehab diyorlar. ……………….Anlaşılmadı…………………. 01:05:11 Ama çoğunluk buna Müstehap diyorlar. Birinci güne de ilginç bir şey Şiiler de diyorlar ki öğlen Namazzı günün ilk Namazı olarak okuyorlar ona göre bu Allah u ekber Zikrinde Zilhicce nin onuncu günü bu Namazdan sonra desinler ve on ikinci günün sabah Namazından sonra bitirsinler… Ama Minare bulunduğu yerler on üçüncü günü de dahil bu Zikri dinleyecekler, Diyorlar.

Evet Enes Hoca… Enes hoca da yine Şi a ile ilgili…. Hanbeli mi? Öyle mi Mezhep değiştirdin hiç te söylemiyorsun Mezhep değiştirdiğini.

  • Ben de Zahiri olduğumu biliyordum dün Fatih hoca geldi sen Hanbelisin dedi ben de kabul ettim, tören olmadı geçici olarak….
  • Hanbelilerde Bayram Namazı Farz ı Kifaye dir. Farz ı Kifaye olduğunda kitap ta Sünnetin ve İcma nın delili var, Kitaptan olan delili “Fe Salli li Rabbike venhar” Ayeti Allah burada Rabbin için Namaz kıl ve Kurban kes emrini vermiş. Kurban kesme emrinden önce Namaz emri geldiği için oradaki Namaz bayram Namazı olması lazımdır. Bu ayet ona delildir diyor. İkinci delil de Sünnet ten Peygamberimiz SAV hayatında Sürekli Bayram Namazı kılmış, onun için bu mudavemetin de Farz ı Kifaye olduğu ortaya çıkar. İkincisi bu, İslam ın Simgelerinden dir. Müslümanlar da İcma etmişler tarih boyunca bu yapıla gelmiş, sahabeler kılmış Halifeler Kılmış onun için bu Farz dır. Farz ı Ayn olmayıp ta Farz ı Kifaye olması Peygamberimiz zamanında Farz ı Ayn olmayıp farz ı Kifaye olmuştur diyor.

Evet bu biraz daha tutarlı. Demek ki, Hambeli Mezhebine has fetvalar da varmış yani güzel oldu. Hambeli Mezhebi mutlaka bir mezhebin peşine düşmüyormuş yani… Öyle bir istisna da oluyormuş az da olsa.

  • Ondan sonra Şafiiler ………………Anlaşılmadı………. 01:08:08 okunan bir Hadis var O Hadiste Peygamberimiz;  “Evdeki kızları çadırda oturan bayanların hepsini Bayram Namazına çıkarırdı”           Hadisinden de bayanların gelmesinin de Meşru dur diyor yani meşruiyetine delalet eder…

Yani Caizdir demiş oluyor diğerleri gibi Mekruhtur demiyor gene iyi.

  • Bayram Namazını kaçıran kazasını okuması lazım diyor.

Bayram Namazını kılmazsa şimdi Enes Hoca Doğu Türkistan lı olduğu için onlarda Namaz kılmak “Namaz Okumak” şeklinde ifade edilir. Namazı okur demek Namazı Kılar demektir. Onun içn de biraz tercümanlık yapmış olalım. Namazlarını vaktinde kılmadıysa daha sonra kılar.

  • Namazın içerisinde de Tekbir getirmek Sünnet tir; birinci rekatta Altı Tekbir ikinci Rekatta Beş Tekbir okunur,

Altı tekbire, İftitah Tekbiri dahil mi?

  • Yok…

Altı beş; yedi beş değil.

  • Malikilere benzer,

Ama orada Yedi beş…

  • Yedi beş ama İftitah Tekbiri hariç mi O? Orada birincisi altı Tekbir ikincisi beş Tekbir….

Neyse evet… Onun için herhalde İbn i Hacer demiş ki: “Bu konuda sahih bir rivayet yoktur…” O zaman aynı oluyor, tamam yani İftittah Tekbiri dahilmiş Maliki Mezhebinde burada da dahil edersen yediye çıkmış oluyor…. Tamam.

  • Hutbe okunur, başka Mezheplerdeki gibi oturulur ortasında bu da Sünnettir. Namazı sonra okunması.

Evet peki Teşrik Tekbirleri ile ilgili şey var mı oradan başlayalım.

  • Teşrik tekbirleri ile ilgili şöyle bir şey var…

Teşrik Tekbiri dediğimiz şu arkadaşlar biliyorsunuz Hanefilerde Arefe günü Kurban Bayramının Arefe günü Sabah namazından itibaren tekbirlere başlanır, Farz Namazının arkasından “Allahu Ekber AllahuAkber Laİlahe İllallahu Allahu Ekber Allahu Ekber ve Lillahil Hamd.” Yirmi üç vakitte uygulanan O, farklı görüşler var. Onu arkadaşlarımız söylerler… Yirmi üç vakit yani; Beş Vakit Arefe günü, dördüncü günün İkindi Vaktine’sine kadar da, on sekiz vakit ediyor toplam yirmi üç vakit. Teşrik Tekbiri dediğimiz o Tekbirler. Şimdi Maliki Hambeliler de var mı?

  • Teşrik Tekbirleri Sünnet tir, tüm on gün içerisinde Tekbir getirmek Müstehab tır. Ama özellikle o teşrik tekbiri getirmek Sünnet tir,

Yani bunlarda da Hanefiler gibi Arefe gününde başlıyor ve bayramın dördüncü günü ne zamana kadar sürüyor?

  • Son gün ikindiye kadar sürüyor.

Tabi burada Şia dikkatimi çekti, Şia Namaz vakitlerini Ayeti  Kerime ye uygun söylüyor. Birinci Namaz öğlen Namazı son Namaz da Sabah Namazı oluyor. Bu böyle ama diğerleri neyse buna uymuyorlar. Burada da öyle burada dördüncü gün ikindiye kadar, diyor. Çünkü gün onlara göre güneşin batışı ile biter çok da ilginç bir şey kurban bayramının bu uygulamasını hac günleri için yapmazlar. Gün tanımını Hac günlerinin dışında yaparlar ama demek ki Hacca gitmemiş olanlara da kendi eski mantıklarını uyguluyorlar. Yani Hac günlerinde geceyi gündüze tabi yaparlar yani önce gündüz sonra gece… Onun dışında önce gece sonra gündüz.

  • 01:12:45 Yirmi üç vakit Farz Namazlarından sonra Tekbir Getirmek için nasıl yapıyorlar? Yirmi üç vakit Farz Namazı Arefe gün Sabah Namazında başlıyor, Bayramın dördüncü günü Yatsı da biter diyor.

Peki Onun delili var mı? Neye dayanarak Sünnet diyor?

  • Delili de; Cabir R.A den gelen bir Hadis var, demiş ki “Peygamber AS: Arefe gün Sabah Namazını kıldı ve bize baktı yönünü bize döndü ondan sonra Allahu Ekber Allah u Ekber dedi…” Diye bir rivayet var. Ona dayanıyor.

Ama O Hadisin Sahih olmadığında da ittifak var değil mi?

  • …………Anlaşılmadı ……. Hatta bazı genç Sahabeler bunlar Arefe gününde başlar, çünkü Peygamberimiz den bu konuda net bir şey gelmemiş. Şu ……. Sahabe dedikleri mesela İbn i Ömer; gibi sahabeler bunlar Her gün Öğlen Namazından sonra başlar, Hambeliler diyor ki: Bunlar öyle söylüyor ama bunlar kıyas ediyor biz Hadis e bağlıyız… Yani Hads bize delildir.

Ama Hadis de Sahih değil ne olacak?

  • Cabir in bu hadisi; Arefe günde Sabah Namazında başlar diyor…

Rasulullah SAV Tabi bunun Medine de mi yaptı Mekke de mi? yaptı onunla ilgili ne diyorlar? Bildiğim kadarıyla Medine de ve Mina günü ile alakalı olması lazım.

  • Burada diyor ki bun…………………rivayet etmiştir ama biz bu hadisin Zayıf olduğunu söylemiştik diyor.

Zayıflıktan öteye Rabilerin Kezzaplıkla suçlanması var okusana o şeyi… Kopya vermek yok tamam oldu… O zaman sen şöyle şimdi sıra sana gelmiş olsun…

  • Şafii Mezhebinde de Bayram günleri Tekbir getirmek Sünnet. Bunlar Sünnet oluşuna Ramazan bayramını da katarak şu Hadisi delil getiriyorlar. Bu Bakara Suresinin 185 inci ayeti hocamızın başta okumuş olduğu ayet vardı ya… “…Hasta ve yolcu olanların daha sonra tutması gerektiği…” ni bahsettikten sonra Cenabı Hak bu Ayette buyururken neden böyle bir Ruhsat tanındı onlar da sayıyı tamamlasınlar yani onlar da diğerleri gibi 29 veya otuz gün oruç tutmuş olsunlar, Artı
  • Bakara 2/185 “…Allah ı Tekbir Etsinler onlara bu şekilde doğruyu gösterdiği için…” diyorlar ki: İşte buradaki “…Allah ı Tekbir etsinler,” Ramazan ın bitişinden sonra Tekbir getirilmesine bir delildir. Peygamber Efendimizden bir rivayet geliyor bu konuda şöyle demişti İbn i Ömer Rivayet etmiş: “Peygamber efendimiz Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı günlerinde çıkar yüksek bir sesle Tehlil ve Tekbir, (La İlahe İllallah Allahu Ekber) ederdi yüksek sesle.” Diye bunu delil gösteriyorlar Kurban bayramı günlerinde.

Bir kere Tekbir getirmek de yerine getirilen bir görevdir.

  • Kurban Bayramı günlerinde bu Teşrik Tekbirleri dediğimiz bu onlar konusunda Şafii Mezhebinde üç farklı görüş var, birinci görüş ki bu Mezhepte Tahih olarak kabul edilen görüş deniyor ki, Bayramın birinci günü öğlen Namazından sonra başlanır dördüncü günü sabah Namazında biter.

Bak burada çok doğru bir zamanlama var ama bunu her zaman yapsalar, Çünkü Öğlen Namazı günün işin ilk Namazı Sabah Namazı son Namazıdır. Dördüncü günün sabah namazı dediği yanlış işte… Çünkü O üçüncü günün son Namazı olur,

  • Aslında ibare şöyle Aslında bu ifade burada böyle kalsa devamını getirmeseler doğru bir ifade; “Teşrik günlerinin son Sabah Namazında…”

Öyle diyor arkasında başka şey diyor,

  • Ondan sonra da diyor ki toplam on beş olur, On beşi saydığınız zaman Bayramın birinci günü öğlen Namazından başlıyor; dördüncü günü sabah Namazını kıldıktan sonra biter diyor. Mezhebe hakim olan bu görüşü onlar aynı zamanda Hz. Osman dan Abdullah İbn i Ömer’den Zeyd bin Sabit den Abdullah ibn i Abbas dan nakletmişler onlar da böyle yaparlardı… Demişler. Niye böyle demişler? Burada da Hacılara kıyasen bu hükmü söylemişler demişler ki Hacılar ilk taşı bu Şeytan taşlamada birinci gün yapıyorlar bu işi ilk taşı attıkları esnada Telbiye getirmeyi artık kesiyorlar ve bu taş atma esnasında tekbirlere başlıyorlar.

Ne yapıyorlar “Bismillahu Allah u Ekber” diye atıyorlar e bu Namaz kılanlar hacılara uyuyorlarsa “Bismillahu Allah u Ekber” desinler yani…

  • Burada ona kıyasen onlar diyor öğlen vakti bu işe başlıyor ve son gün sabah Namazında bu işi bitiriyorlar.

Öğlen vakti başlamıyor güneş doğduktan sonra taşlanabiliyor.

  • İlk kılınan Namaz öğlen Namazına denk geldiği için.
  • İkinci görüş Şafii Mezhebinde deniyor ki: Arefe günü güneş battıktan sonra Akşam Namazı ile beraber başlar, nereye kadar devam eder? Teşrik günleri yani dördüncü günü Sabah Namazından sonra biter. Bu Takdirde on sekiz namaza çıkıyor. On sekiz namaz Farz Namazdan sonra Teşrik Tekbirleri getirilir demiş oluyor bunlar.
  • Üçüncü görüş de Hanefiler ile eşit bu konuda Arefe günü Sabah Namazına başlar gördüncü günü ikindi Namazında biter diyorlar. Ve delil olarak biraz önceki Enes Hoca nın okuduğu Hadisi delil getiriyorlar. Cabir RA den rivayet edilen şu hadis: “Peygamber Efendimiz Arefe günü Sabah Namazını Kıldı sonra bize döndü, şöyle dedi Allah u Ekber Allah u Ekber Tekbirleri getirdi ve bu Tekbirleri dördüncü günü ikindi Namazına kadar uzattı.” Yani her Namazdan sonra getirdi. Kaynak: Dara Kudni (Sünen) kitabı. Fakat bu hadisin senedinde yer alan Amr bin Şemr… Heralde harekesini çıkaramadım burada… O adam var bu Hadisin Rivayetinde ve Yahya ibn u Main “Leyse bişeyin” diyor yani bu adamın rivayet ettiği Hadislerde “Dikkate alınacak hiç birşey olmaz.” Cuzcanii de “Yalancılıkla kötü niyetlidir..” diyor bu adam için. Buhari de “Hadisi Kabul edilemez.” diyor bu adam için. Delil aldıkları Hadis te bu… Ondan sonra sadece cemaat ile kılınan Namazlarda değil tek başına kılınan Namazlarda da Teşrik Tekbirleri getirilir diyorlar. Bu cümleyi söyledikten sonra delil olarak Bakara Suresi 200 ve 203 üncü Ayetleri ni delil getiriyorlar.
  • “…Belirli günlerde Allah ı Zikredin O Hac menasigini yerine getirirken Allah ı Zikredin…” Üçüncü Olarak da Hac Suresinin 28 inci Ayetinde yine Hac ile ilgili şeyleri anlatırken Cenab ı Hak;
  • “…Gelsinler buraya kendileri için var edilmiş menfaatlere şahit olsunlar ve Allah ın Adını ansınlar…” diye burada Ayeti bitirmiş. Halbuki Ayetin devamında;
  • “…Allah ın kendilerine Rızık olarak verdiği o Behimet-ül Enam cinsi hayvanların üzerinde Allah ın Adını ansınlar.” BU Kurban keserken besmele çekmekten bahsediyor. Ama bunu Teşrik Tekbirlerine de delil getirmeyi başarmışlar.

İnsanlar duygusallıktan vaz geçse de şu Mezhepleri doğru dürüst bir şekilde… Gerçi Elhamdülillah biz duygusallık yapmıyoruz da bize karşı koyanlar duygusallık yapıyor. Yapmayın Kardeşim yanlışsa yanlış yani… Allah ın huzurunda Allah a Hesap vereceksin Mezhep imamlarına hesap vermeyeceksin ki…

  • Tekbirin Şekkli ile alakalı olarak da Şafii Mezhebinde üç defa üst üste Allah u Ekber demek yeterli Şu anda Camilerde söylendiği gibi…Denilmese de olur üç Tekbir yeterli.

Bir de Itri nin bestesi olacak değil mi? Evet… Sıra sende: Bu makamlar besteler falan iyi de insanları Mana dan uzaklaştırıyor. Siz Allah u Ekber derken Zikir olmaktan çıkıyor, bir Müzik parçasına dönüşüyor. Halbuki İnsanoğlu orada Allah ın Büyüklüğünü ondan başka İlah olmadığını içinde Hissederek onu söylemeli. Evet Hanefi Mezhebinin isterseniz Hanefi’yi en sonra alalım ya da en son Hadisleri alalım tamam. Şimdi Maliki Mezhebini dinleyelim çünkü Türkiye de Hanefi Mezhebi olduğu için en son Hanefi yi alalım. 01:23:11

  • Maliki Mezhebinde Teşrik günlerinin niye Teşrik günleri diye isimlendirildiğini üzerinde duracağız, Bayram Namazı kuşluk vakti yani güneş yükseldikten sonra kuşluk vaktinde kılındığı için; ikinci bir sebebi de Kurban bayramının Etleri, Araplar O dönemde bozulmasın diye güneşlendiriyormuş. Şerit haline getirerek güneşte kurutuyorlarmış… O yüzden Teşrik diye isimlendiriliyor.

Bu oldukça mantıklı bir şey bu “Yevme ül Nahr” ve “Yevme ül Teşrik…” Birbirinden farklı. 01:23:53 orada da Ayeti Kerime geleneğe atıfta bulunuyor birinci gün Kurbanı kesiyorsunuz o işlerle meşgul oluyorsunuz ikinci gün artık etleri kesiyorlar ve Parça parça hale getirip asıp kurutuyorlar, o asıp kuruttukları günlere de “Eyam Teşrik” denmiş oluyor. Kurban bayramının birinci günü kalan üç günde “Eyam Teşrik” tir.

  • Teşrik Tekbirleri on beş Namazdan sonra getirilir, Nahr günü yani Bayram gününün öğlen Namazından itibaren dördüncü gün diyor burada, bizde onu üçüncü gün olarak anlarsınız.  Dördüncü gün de Sabah Namazından sonra bitiyor. Üç gün Şafiye benziyor daha çok Şafi nin birinci görüşüne benziyor yani Bayram Namazı günü dört Namaz, ikinci günü beş; dokuz kaldı sabah Namazı ile birlikte on beş Namazdan sonra Tekbir getirilir. Bunun delili de İmam Malik diyor ki: “Bu Teşrik …….. günleridir diyor Muvatta da…” Rivayetinde.
  • Bir de Maliki Mezhebinde. İmam Malik den soruyorlar bu Namazdan sonra Tekbir getirdikten sonra herhangi vakitte birini gördüğün zaman yükseğe çıktığı zaman Tekbir getirirler derler bazıları bunu yapalım mı? Diyorlar. İmam Malik Diyor ki: “Ben insanları gördüm yapıyorlar… Ama benim iktida ettiğim insanlar sadece Namazdan sonra Tekbir getirirlerdi o yüzden Namazdan sonra getirilir başka vakitlerde Tekbir getirilmesin gereği yok.” diyor.
  • Üçüncü bir konu da: Tekbir Cemaat ile Cemaatsiz tek başına kılan; kadın erkek köle cariye herkese Vaciptir. Eğer Tekbir getirmeyi unuttuysa Namaz kıldığı yerden uzaklaştıysa kaza edilmez ama yakınsa geri gider Namaz kıldığı yerde oturur tekbirini getirir ondan sonra gider diyor. Tekbir in şekli ile ilgili herhangi bir şey yoktur ister Tekbir getirir ister Tesbih ister tehlil diyor, “La Havle Vela Kuvvete… La İlahe İllallah…” Bunlar Yeterlidir. Diyor. Ama muhtar şekil: “Allau Ekber Allah u Ekber La İlahe İllallahu Allahu Ekber velillahil Hamd” Şeklindedir.

Peki Teşekkür; şimdi sen de tamamla en son Hadisler ile bitirelim…

  • Hanefi Mezhebi nde Vacip; her ne kadar Sünnet olduğuna dair bir takım İmamlardan görüşler rivayet edilse de temayül Vacip olduğudur. Delili olarak da Bakara Suresinin 203 üncü ayeti biraz önce Yahya Hocanın okuduğu Hac Suresi 28 inci Ayeti. Yirmi yediden devam ediyor yirmi sekize kadar onu zikrediyor orası. Bu iki ayetin Teşrik Tekbirlerinin Vacip olduğunun Delili olduğunu söylüyorlar.

Bu Ayetlerin Teşrik Tekbirleri ile alakası yok. Bu çok açık evet…

  • Bir de Rivayet var Rasulullah dan “Allah Katında İşlerin (Amellerin) en hayırlı olduğu günler bu günler; Bayram günleri siz de Tekbirleri, Tehlilleri ve Tesbihatı çoğaltın…” Ancak bu benim elimde Kas ani’nin “Bedai” isimli eserinin nüshasının muhakiki şöyle bir dipnot düşmüş bu Hadis ile ilgili olarak; “Çok aradım ama böyle bir şey bulamadım” demiş. Vakti konusunda Hanefi Mezhebinde şöyle bir durum var, Başlangıç hususunda herhangi bir itilaf yok diyorlar. Yani ne demek? Teşrik tekbirleri Arefe günü ikindi Namazında başlar, niçin itilaf yok? İhtilafın olmamasının sebebi… Sabah Namazında başlıyor ihtilaf olmamasının sebebi de diyor ki: “Sahabe den bu konuda herhangi bir ihtilaf yani başlangıç noktasında Sahabe den bize farklı herhangi bir şey gelmedi…” diyorlar. Bitiş noktasında ihtilaf var bu ihtilafın sebebi de “sahabe den bitiş noktasında ihtilaflı rivayetler geldi” diyorlar. Ebu Hanife ye göre bitiş günü bayramın birinci günü ikindi Namazında bitiyor yani toplam sekiz vakit. Ebu Yusuf ve İmam Muhammed e göre ise dördüncü gün ikindi namazında bitiyor. Toplam yirmi üç Vakit ediyor. Bu İhtilafın sebebi de Sahabelerden bir kısmı birinci günde bunu bitirdi, bir kısmı da dördüncü gün ikindi Namazında bitirdi deniliyor.

Evet bu arada Avustralya Kuran Evinden bir davet var, Kadir Köken bey burada Avustralya Kuran Evinden buradaki bulunanların hepsine bir yemek vermek istiyormuş, hepinizi davet ediyor kendisine teşekkür ediyoruz. İnşallah siz de yemekten sonra teşekkür edersiniz.

Şimdi bu on günde; Zikri Tehlili çoğaltın çünkü diyor ki: “Allah u Teala ya bu on günden daha sevimli bir on gün yoktur,” on gün dediği de Zilhicce nin birinden Bayramın birinci gününe kadar. On gün ediyor. Bu günlerde Tekbir, La ilahe İllallah ve Elhamdülillah ı çokça yapın. Diye bir rivayet var. Tabii Fatih hoca nın yaptığı rivayet on gün değil orada.

  • Bu Hadis; sahih bir Hadis değildir diyor. Ahmet bin Hambel Rivayet etmiş ama Sahih değildir denmiş. Şimdi Sahih bir Hadis okuyacağım: Rasulullah SAV Eyyami Teşrik için demiş ki: “… Yeme içme Allah u Teala yı zikretme günleridir.” Demiş

Bu Müslim ve Nesai de geçerli olan Hadistir. Tabii Cenabı Hakkı zikretme işi Elbette her zaman için var ama O Hacıları mükellef kılıyor onların Şeytan taşlama dediğimiz işleri yaparken Cenabı Hakkı Zikretmeliler. Ama tabii ki diğerlerine de bir Mani yok. Buhari ve Müslim de öyle ifade ediliyor da yalnız Namazların arkalarından olacak diye bir ilave yok orada. 01:33:52

Şimdi İbn i Abbas a dayandırılarak gelen bir Hadiste ilk defa İbn i Abbas a kadar geliyor bu günlerde: Hac 22/28. Ayeti Kerimesinin sadece üç kelimesini alıyor.

Hac 22/28 “…Malum günlerde Allah ın Adını ansınlar…” bu da işte Zilhicce nin on günüdür falan denmiş. O zaman Ayetin devamı var; Allah ın kendilerine Rızık olarak verdiği hayvanların üzerine Zilhice nin birinden itibaren Kurban kesilmesi gerekir, böyle bir şeyi Sahih saymak için. İsterse bütün dünya Sahih desin bunun sahih olması mümkün değil. Ayet i Kerime ye aykırı bir ifade.

  • Ömer RA Mina da kendi çadırının önünde yüksek sesle tekbir alırmış, 35:42 bir de Ebu Hureyre de yüksek sesle Tekbir alırmış şimdi Mina dendiği zaman bu tamamen Hac günleri oluyor, Haccın dışından değil. Ama gene Namazlar ile ilgili değil Namazların arkasındaki bizim bildiğimiz Teşrik Tekbirleri ile alakalı değil bu. Sahih olmayan bir Hadis var diyor Nasıl Tekbir alınacağına dair. Sahih olmayan hadis bizim şu anda Tekbir olarak okuduğumuz şekli ile orada okudu… Rasulullah SAV Arefe gününün sabahında bu şekilde bir Tekbir almış. Öğlen Namazından Teşrik günlerinin sonuna kadar bu Tekbri almıştır diye sahih olmayan bir rivayet varmış. Şevkani bu konuda araştırma yapmış demiş ki bu konuların hiç birisinde SAV den bize ulaşan bir Hadis yoktur ama Sahabe ve arkasından gelenler böyle yapmışlardır. Selman El Falisi demiş mesela: “Allah u Ekber Allah u Ekber Allah u Ekber Kebira” şeklinde Tekbir getirmiş. Ebu Zihnat da “…Ve lillahil Hamd.” İlavesi ile aynı Tekbiri getirmiş.Bazıları da “LA İlahe İllallah u Allah u Ekber ve Lillahil Hamd.” Şeklinde ilave etmişler.

Elbette yani ömür boyu Cenabı Hakkı güzel zikirlerle zikretmemiz gerekir. Onda hiç şüphe yok. Çünkü Allah u Teala yı hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamamız lazım; emir ve yasaklarını her zaman için önemsememiz lazım. Bayram günleri de daha çok dindarlaşmamız lazım ama buradaki asıl konu şu: Elde delil olmadan “Namazların arkasından Tekbir getirmek Vaciptir” denmiş olması… Vacip ifadesi Farz a yakın bir görev olarak ortaya konmuş. Hani diğerleri; gelenek böyle olmuş yani oradaki o sünneti gelenek diye tercüme etmek mümkündür. Rasulullah  ın Sünneti değil ama böyle bir gelenek oluşmuş şeklinde olabilir.

Böylece konunun bir özetini yapayım: Ayetlerde gördük, gerek Kurban Bayramı gerek Ramazan Bayramı olsun. Bayram Namazlarını emreden ifadeler var. Şu olur yani “İkametussalah” kelimesi ile emredilmiyor onlar. “Fe Salli li Rabbike Venhar” veya Akimussalate Rabbikum Enharu” gibi bir şey yok yani, İkame kelimesi ile birlikte zikredilmiyor ama Rasulullahın da fiili ile birleştirildiği zaman bu Ayetlerde emredilenin Namaz olduğunu anlamış oluyoruz.. Böyle Kurban Bayramı ve Ramazan Bayramı günleri Rasulullah SAV in bazı hanımları görevlendirerek: Evlerinde oturan çadırlarından çıkmayan kadınları, yaşlıları, adet görenleri hepsini topladığı şeklindeki sahih rivayetler Kuran ı Kerim in emrine de tamı tamına uyuyor çünkü “Bir araya geliyorlar ve topyekün hep birlikte Namaz içerisinde Tekbir getiriyorlar. Böylece O günlerde Cenabı Hak ın büyüklüğünü de Bütün Dünyaya İlan etmiş oluyoruz. Bu şekli ile Bayram Namazları Kuran ı Kerim in emri. Rasulullah SAV in uygulamasıdır. Kadınların da gelmesine Herhangi bir engel olmadığı gibi Rasulullah ın teşviki vardır. Zaten Allah ın Bütün emirleri kadın erkek ayrımı olmaksızın herkes içindir. Aynı eşitlikte geçerlidir. Kurban Bayramı günlerinde ve her zaman Tabii ki zikirler Tekbirler hamd ler dualar yapılır bunlara son derece dikkat etmek lazım. Ama şu vaciptir şu sunnettir şeklinde bir dini hüküm belirtebilmek için sağlam delillere dayanmak gerekir. Böylece dersimizin de sonuna gelmiş oluyoruz.

Şu ana kadar nasıl gelmiş ise gelmiş bundan sonra geçmişin Kuran ve Sünnet ışığında çok ciddi anlamda gözden geçirilmesine ihtiyaç var. Zahiri Mezhebi diyormuş ki: BU konuda Rasulullah tan hiçbir rivayet gelmemiştir ama sokaklarda birbirinizi gördüğünüz zaman Tekbir getirmek güzel bir şeydir. İnsan sevinç gününü Cenabı Hakkı Zikir ile geçirirse bu çok güzel bir şey olur. Ama bizim dikkatimizi çektiğimiz konu buna bir dini hüküm vermektir.

Güzel bir şey olduğunu kimse inkar etmez onun ama tutup ta şu vaciptir, bunu yapmazsan kaza edeceksin işte Malikilerde de yok kalktın gittin geriye gel otur kazasını yap bu delilsiz bir hüküm koymak şeklinde oluyor. Hepinize çok teşekkür ediyoruz şimdi Bayramın dördüncü günü Cuma Namazından önce Saat 10:00 da Kuran Evinde Bayramlaşmamız var, Soru var mı Yahya…

  • Arada kaçırmış olabilirim belki ama şu şey sorulmuş okunan Ayet ve Hadisler ışığında Rasulullah tam olarak hangisini yaptı? Veya hangisini yapmadı Teşrik tekbirlerinde biz ne yapacağız?

Sen yokken cevabını verdik başka soruya geç…

  • Gündüzün de gecesi sonradan geldiğine göre Kurban dördüncü günün sonuna kadar yani güneş çıkıncaya kadar kesilebilir mi?

Kesilmesi gerekir ama kaynaklarda onu göremiyoruz. Hambelilerde var mı? Dördüncü gün gün batımına kadar değil onun söylediği ertesi sabaha kadar, güneş çıkıncaya kadar onun kastettiği güneş doğuncaya kadar diyor. Onu kast etmiş… 44:32

  • İbrahim den önce de Kurbanlar sığır, koyun cinsinden mi kesiliyordu?

Tabii ki İbrahim AS dan önce de sığır koyun deve erkeği ve dişisi koyun keçi sığır deve sekiz hayvandan kesiliyordu,

  • İbrahim in İsmaili Kurban etmek için yatırıp teşebbüs te bulunduğu doğru mudur?

Ayet i Kerime öyle yazıyor biz de ona inanıyoruz.

  • Kevser Suresinde geçen “Fe Salli li Rabbike venhar,” ayetine Kurban kes ve ibadetlerini Rabbin için yap şeklinde mi meal verilir?

Öyle meal verilemiyeceğini sohbetin başında anlatmıştık. Arzu eden orayı tekrar dinleyebilir.

  • Kredi kartı ile alış veriş yapıldığında alışveriş faizi geliyor bu kredi kartı ile alınan kurbanın kesilmesi doğru mu?

Kredi kartı değil de bıçak ile kesilmesi doğru… Kredi kartı ile hayvanı aldığınız zaman orada bir faiz yok borcunuzu zamanında ödemediğiniz zaman faiz var.

  • Şimdi burada şöyle bir itiraz yapılmıştı dün bu fetvayı siteye eklediğimizde Kredi kartı alırken yaptığınız sözleşmede borcu geciktirirseniz temerrüt faizi uygulanacaktır maddesi var ve siz bunu bile bile imza atıyorsunuz altına ve bu Faiz anlaşmasıdır. BU Hadisteki Lanet kapsamına girmiyor mu?

Şimdi o Kredi kartını alan kişiler iki türlü; birisi ödeme durumu söz konusu birisi ödeyemeyecek durumda olandır. Ödeyecek durumda olanlar için burada yani Kredi kartını kullanmalarını tavsiye edilir edilmez ayrı bir konu ama o aldıkları zaman Faiz anlaşması yapmış olmuyorlar yani. Başta kendi kafasına koymuşsa ve ban bunu daha sonra vereceğim diye o zaman anlaşma yapmış olur.

  • “Konya Müftülüğü bu sene çoluk çocuk Bayram Namazını hep beraber Hacı Veyiszade camiinde kılacağız diyerek bir çağrı yaptı…” diyor bir ilki hedefliyorlar fakat bu doğruyu tüm camilerde değil de sadece bir camide yapması hakkında ne dersiniz?

Hacı Veyiszade Camisi nasıldır bilmiyorum ama Konya Müftülüğünü tebrik ederim çok iyi bir şey yapmış O mekanın genişliğini evet cami yi biliyorum ama fazlaca Konya da bulunan bir kişi olmadığım için bir şey söyleyemem. Elbette ki Müftülük kendisine göre bir seçim yapmış güzel etmiş gerçekten bir ilk olması lazım İstanbulda da bu Pazar günü çocuklara Namaza başlatma proğramı yaptılar o da hoşuma gitti o da çok güzel bir şey.

  • Hanımların olmayan Teravih Namazına gitmeleri Fitne olmuyor da Cuma ve Bayram Namazlarına gitmeleri nasıl fitne oluyor onu anlamadım?

Onu bana sormayın…

  • Kurbanlıklarını bir hafta önceden alanlar da oluyor sizin açıklamalarınızdan birinde Kurbanlar kesilinceye kadar saçlarınızı ve tırnaklarınızı kesmeyin dediğinizi duydum doğru mu bu?

Hadis i Şerif var Sahih bir Hadis Kurbanı olan kişiler öyle yapacak biz de öyle yapacağız…

  • Sığrı ya da deveye 7 kişi ortak olabiliyor 4 ya da altı kişi ortak olur mu?

Olur bir kişi bile olur. Bir sakıncası yok.

  • Kurban kesmeden önce veya sonra iki Rekat Namaz kılınması diye bir şey var mıdır?

Böyle bir şey yok…

  • Gelen sorular bu kadar şimdi içeriden var ise?
  • Halk Arasında sohbetlerde söylenen bir şey var “Kestiğiniz Kurbanlar Sırat Köprüsünde binek olacaktır.” diye bunun aslı var mıdır?

Sırat köprüsü konusunda Enes hoca cevabını versin… Bizim Sıratçı odur.

  • Sırat köprüsü ile ilgili hadisler var ama çok zayıf hatta uydurma olduğunu söylüyorlar O hadislerin yani Ayetlerde de olmuyor öyle bir şey yok. Direk Cennete veya Cehenneme gidiyor orada da bir köprü de yok yol da yok orada.

Orada bir de büyük de bir imtihan oluyor orada yani şimdi İmtihan bitmiş oluyor. Daha ne imtihanı? Allah u Teala neler olacağını neler biteceğini her şeyi anlatıyor. Ondan sonra iyi yani bineğini de buldu tamam… Ne diyor “Sırat kıldan incedir kılıçtan da keskincedir varıp anın üstüne evler yapasım gelir.” İnsanlar tanrılığa soyunuyor. Ev yapacakmış orada…

BİTTİ

Tüm Mukayeseli Fıkıh Müzakereleri
# İçerik Adı Yayınladığı Tarih Görüntülenme
1 Kitaba Çağrı 16 Eylül 2017
2 Kurban İbadeti 24 Ağustos 2017
3 Hadislerin Derlenmesinde İran Etkisi 19 Ağustos 2017
4 Diyanetin Fetö Raporu: Bu din bu hale nasıl geldi? 14 Ağustos 2017
5 Hilal, Fitre ve Bayram 28 Haziran 2017
6 Nebi’mizin Ramazan Hayatı 12 Haziran 2017
7 İmsak Ölçüleri 27 Mayıs 2017
8 Dini Siyasete Alet Etmek 20 Mayıs 2017
9 Nebilere Yüklenen Olağanüstü Özellikler 13 Mayıs 2017
10 Tarih Boyunca Nebilere Gösterilen Tepkiler 6 Mayıs 2017
11 Yanlış Şeriat Algısı Suç ve Ceza 29 Nisan 2017
12 Kapitalizmin Sonu 15 Nisan 2017
13 Faiz Bağlamında Modern Finansal Ürünler 8 Nisan 2017
14 Hadislere Bakışımız Nasıl Olmalı 1 Nisan 2017
15 Haram Aylar 25 Mart 2017
16 Kur’an’cılık Tehlikesi 1.Bölüm 20 Mart 2017
17 Din ve Devlet İlişkileri 1.Bölüm 11 Mart 2017
18 Cuma Namazı ve Hutbe’si 4 Mart 2017
19 Kur’an’a Göre Sihir Kavramı 25 Şubat 2017
20 Abese Suresi Bağlamında Nebi’mizin Korunmuşluğu 18 Şubat 2017
21 Ev İçi Mahremiyet Kuralları 11 Şubat 2017
22 Örtünme İle İlgili Hükümler 4 Şubat 2017
23 Baş Örtüsü ve Örtünme 28 Ocak 2017
24 Kur’an’nın Çözüm Üretmedeki Yeri 21 Ocak 2017
25 Yahudileri Gölgede Bırakan Hileler 16 Ocak 2017
26 Müslümanlar’da Allah’a Güven Krizi 31 Aralık 2016
27 Müslümanlığımızı Gözden Geçirme İhtiyacı 24 Aralık 2016
28 Ümmet Olamamanın Ağır Bedeli 17 Aralık 2016
29 Tarihsellik İddialarında Cezalar Örneği 10 Aralık 2016
30 Mezhepçiliğin Doğurduğu Acı Sonuçlar 3 Aralık 2016
31 Kur’an’nın Tarihselliği İddiası ve Miras Konusu 26 Kasım 2016
32 Takiye (Kimliği Gizleme) 19 Kasım 2016
33 Faiz ve Güncel Meseleler 12 Kasım 2016
34 Mehdi Gelicek mi ? 7 Kasım 2016
35 Hz. İsa Gelecek mi? 31 Ekim 2016
36 Çağdaş Ulemanın Usulsüzlüğü 22 Ekim 2016
37 Dinsel Çoğulculuk 15 Ekim 2016
38 Son Kitabı Devre Dışı Bırakma Projesi, Dialog 8 Ekim 2016
39 Fıtrat Zemininde Buluşma 1 Ekim 2016
40 Nisa 34. Ayet Bağlamında Kadına Şiddet 24 Eylül 2016
41 Kurban İbadeti 10 Eylül 2016
42 Kadının Dövülmesi 3 Eylül 2016
43 Kur’an’a Göre Hükmetmek 27 Ağustos 2016
44 15 Temmuz Darbe Gecesine Kurani Bir Bakış 20 Ağustos 2016
45 Paralel Dinin Olmazsa Olmazı Aracılık – 1 13 Ağustos 2016
46 Müslüman Gayrimüslim İlişkileri 2 Temmuz 2016
47 Zekat 25 Haziran 2016
48 Oruçla İlgili Hükümler 18 Haziran 2016
49 Uydurulan Dinde Yatsı Sonu, Seher ve İmsak Vakti 4 Haziran 2016
50 Uydurulan Dinde Mut’a Nikahı 28 Mayıs 2016
51 Uydurulan Dinde Şartlı Talak 21 Mayıs 2016
52 Uydurulan Dinin Dayatması Olarak Çocukların Evlendirilmesi 7 Mayıs 2016
53 Kölelik ve Cariyelik Mezheplerin Dayatması mı? 30 Nisan 2016
54 Musa Hızır Kıssasının Evrensel Mesajı 23 Nisan 2016
55 Sünnetin Delil Değeri 16 Nisan 2016
56 Kira Sertifikaları Faizsiz Ürün mü? 9 Nisan 2016
57 Suç-Ceza Dengesi Açısından Cinsel İstismar 2 Nisan 2016
58 Boşanma Konusunda Allah’ın Koyduğu Sınırlar 26 Mart 2016
59 Allah’ın Koyduğu Sınırlar Nasıl Aşıldı 19 Mart 2016
60 Muhsana, Kadına Pozitif Ayrımcılık 13 Mart 2016
61 İnsanlar ile Cinlerin Ortak Özellikleri 5 Mart 2016
62 Nebiler Günahtan Korunmuş mudur? 27 Şubat 2016
63 Bedir Savaşı Örneğinde Nebi ve Resul Farkı 20 Şubat 2016
64 Dinde Haram-Helal Koyma Yetkisi 13 Şubat 2016
65 Cinler 6 Şubat 2016
66 İlk İnsanın Yaratılışı 30 Ocak 2016
67 İnsanı İnsan Yapan Özellikler 23 Ocak 2016
68 Allah’ı İkinci Sıraya Koymak 16 Ocak 2016
69 Şirkle İman Arasındaki Kararsızlık 9 Ocak 2016
70 Mehdi Beklentisi 2 Ocak 2016
71 Her İnsan Allah’ı Bilir 26 Aralık 2015
72 Fıkıh Müzakereleri | Her İnsan Allah’ı Bilir 26 Aralık 2015
73 Bir Sömürü Aracı Olarak Halifelik – 2 19 Aralık 2015
74 Bir Sömürü Aracı Olarak Halifelik 12 Aralık 2015
75 Kur’ân’da Dindarlık 5 Aralık 2015
76 Tarih Boyunca Bir Siyasi Baskı ve Ötekileştirme Aracı Olarak Zındıklık 28 Kasım 2015
77 Geleneğe Göre Dinden Dönmenin Hükmü (Bölüm 2) 21 Kasım 2015
78 Geleneğe Göre Dinden Dönmenin Hükmü (Bölüm 1) 21 Kasım 2015
79 Kur’an’a Göre Dinden Dönmenin Hükmü 16 Kasım 2015
80 Kur’an’da Zina Suçu Ve Cezası 7 Kasım 2015
81 Tağut Doğru Yolun Üstünde Oturur 31 Ekim 2015
82 Hadis Uydurma Faaliyetleri 24 Ekim 2015
83 Kader İnancı Ve Nesih 17 Ekim 2015
84 Resulullah Sonrası Siyasi Gelişmeler 10 Ekim 2015
85 Nesih 3 Ekim 2015
86 Hac Ve Kurban 19 Eylül 2015
87 Terör Olayları Karşısında Nebevi Siyaset 12 Eylül 2015
88 Dinde Özgürlük 5 Eylül 2015
89 Dine Uyma Yerine Dini Kendine Uydurma 4 “Cariyelik” 29 Ağustos 2015
90 Dine Uyma Yerine Dini Kendine Uydurma 3 “Cariyelik” 22 Ağustos 2015
91 Dine Uyma Yerine Dini Kendine Uydurma 2 “Kitap Algısı” 15 Ağustos 2015
92 Dine Uyma Yerine Dini Kendine Uydurma 8 Ağustos 2015
93 Nebimizin Yürüttüğü Dış Politika 1 Ağustos 2015
94 Kadir Gecesi ve İmsak Vaktine Tavırlar 11 Temmuz 2015
95 Zekat 4 Temmuz 2015
96 Oruç İbadeti 2 27 Haziran 2015
97 Oruç İbadeti 20 Haziran 2015
98 Kutup Bölgelerinde İftar ve İmsak Vakitleri 13 Haziran 2015
99 Emtia Borsalarındaki İşlemlerin Fıkhi Hükmü 6 Haziran 2015
100 Kur’ân’a Göre Gece-Gündüz 30 Mayıs 2015
101 Prof. V. A. Yefimov’la Yapılan Toplantının Değerlendirilmesi 23 Mayıs 2015
102 İsra ve Mirac 16 Mayıs 2015
103 Berzah Alemi 2 9 Mayıs 2015
104 Berzah Alemi 2 Mayıs 2015
105 Enflasyon ve Faiz 25 Nisan 2015
106 İşsizlik Probleminin Kaynağı 18 Nisan 2015
107 Peygamberimizin Öldürülmesini Emrettiği Kişiler Hakkındaki Rivayetler 4 Nisan 2015
108 Faizsiz Sistemin İlkeleri (Zekat-Faiz Karşılaştırması) 28 Mart 2015
109 Faizsiz Sistemin İlkeleri – Faizsiz Bankacılık 28 Mart 2015
110 Faizsiz Sistemin İlkeleri (Enflasyon) 21 Mart 2015
111 Faizsiz Sistemin İlkeleri (Bankacılık) 14 Mart 2015
112 Faizsiz Sistemin İlkeleri 7 Mart 2015
113 Tecavüz Suçunun Cezası 28 Şubat 2015
114 İdam Cezası ve Kıssas Tartışmaları 21 Şubat 2015
115 Ceza Hukukunun Genel Prensipleri 14 Şubat 2015
116 Kur’ân’da Ruh Kavramı 7 Şubat 2015
117 İcmanın Delilleri ve Değerlendirilmesi 24 Ocak 2015
118 Fıkıh Müzakereleri | Ceza Hukukunun Genel Prensipleri 17 Ocak 2015
119 Nebiye Hakaretin Cezası 10 Ocak 2015
120 Noel ve Mevlid Kandili Kutlamalari 3 Ocak 2015
121 Kelime Oyunları ve Şeb-i Arus 27 Aralık 2014
122 Evlilik Nedeniyle Ortaya Çıkan Haramlık 20 Aralık 2014
123 Talak’ın Şarta Bağlanması 13 Aralık 2014
124 Kadının Boşanma Hakkı 6 Aralık 2014
125 Boşanmanın Hükümleri 29 Kasım 2014
126 Küçüklerin Evlendirilmesi 22 Kasım 2014
127 İslam Hukuku-Roma Hukuku Karşılaştırması 15 Kasım 2014
128 Beni Kureyza Yahudileri ve Esirlerin Öldürülmesi 8 Kasım 2014
129 İslâm Miras Hukukunda Kelâle 3 Kasım 2014
130 Batı Güdümlü İslam Anlayışında Kur’an Sünnet Algısı – 2 25 Ekim 2014
131 Batı Güdümlü İslam Anlayışında Kur’an Sünnet Algısı 18 Ekim 2014
132 İslam Alimlerinin Işid’e Gönderdikleri Mektubun Eleştirisi 11 Ekim 2014
133 Kurban İbadeti 27 Eylül 2014
134 Birbirimizden yardım istemek şirk midir? 9 Ağustos 2014
135 Nafile Oruç 2 Ağustos 2014
136 Zekat ve Fitre 26 Temmuz 2014
137 Kadir Gecesi 19 Temmuz 2014
138 Tarihi gelişimi ve Hükümleri Açısından İtikaf 12 Temmuz 2014
139 Yatsının Son Vakti 5 Temmuz 2014
140 Vakti Dışında Namaz, Süresinden Fazla Oruç 28 Haziran 2014
141 Bakara 187. Ayet Işığında Oruç İbadeti 21 Haziran 2014
142 Kimler Oruç Tutabilir 14 Haziran 2014
143 Orucun Tarihi ve Meşruiyeti 7 Haziran 2014
144 Ecel ve Şehitlik – Sorular ve Cevaplar 24 Mayıs 2014
145 Ecel ve Şehitlik 17 Mayıs 2014
146 Seferilik Mesafesi ve Müddeti 10 Mayıs 2014
147 Yolculukta Namaz – 2 26 Nisan 2014
148 Dinden Dönmek 19 Nisan 2014
149 Yolculukta Namaz 5 Nisan 2014
150 Namazı Terketmenin Hükmü 29 Mart 2014
151 Namazda Zikir 8 Mart 2014
152 Kadınların Cemaate Katılması 1 Mart 2014
153 Cemaatle Namaz – 2 22 Şubat 2014
154 Cemaatle Namaz 15 Şubat 2014
155 Sehiv Secdesi 8 Şubat 2014
156 Namazı Bozan Haller – 2 1 Şubat 2014
157 Namazı Bozan Haller 18 Ocak 2014
158 Cumanın Farzından Önceki ve Sonraki Sünnetler 11 Ocak 2014
159 Cuma Hutbesi 4 Ocak 2014
160 Cuma Namazı 28 Aralık 2013
161 Sünnet Namazları 21 Aralık 2013
162 Vitir Namazı 14 Aralık 2013
163 Teheccüd Namazı 7 Aralık 2013
164 Kur’an’da Melek ve Cin Kavramları – Sorular 23 Kasım 2013
165 Kur’an’da Melek ve Cin Kavramları – 2 18 Kasım 2013
166 Kur’an’da Melek ve Cin Kavramları 2 Kasım 2013
167 Cezanın Amacı Açısından Mağdur Hakları 26 Ekim 2013
168 Bayram Namazı ve Teşrik Tekbirleri 12 Ekim 2013
169 Tarihi, Amacı ve Ahkamı Yönüyle Kurban 5 Ekim 2013
170 Kur’an’da Münafıkların Durumu – 2 28 Eylül 2013
171 Kur’an’da Münafıkların Durumu 21 Eylül 2013
172 Günümüz İslam Dünyasının Problemleri 14 Eylül 2013
173 Bedel Hac – Doç.Dr. Servet Bayındır 7 Eylül 2013
174 Allah’ın Bilgisi ve Kader 24 Ağustos 2013
175 Mısırdaki Müslümanların Durumu 17 Ağustos 2013
176 Kadir Gecesi 3 Ağustos 2013
177 İmsak Tartışmaları 27 Temmuz 2013
178 Kutup Bölgelerinde İbadet Vakitleri 20 Temmuz 2013
179 Kader 19 Ocak 2013
180 Kıyamet Alametleri 22 Aralık 2012
181 Kur’an Sünnet Bütünlüğünde Kurban İbadeti 20 Ekim 2012
182 Kur’an Sünnet Bütünlüğünde Hac İbadeti 13 Ekim 2012
183 Faiz-Zekat İlişkisi 6 Ekim 2012
184 Namazların Birleştirilmesi 29 Eylül 2012
185 İslama Yönelik Saldırılar 22 Eylül 2012
186 Alternatif Bir Finansal Ürün Olarak Kira Sertifikaları(SUKUK) 15 Eylül 2012
187 Öğle ve İkindi Namazlarının Vakitleri 8 Eylül 2012
188 Yatsı Namazı Vaktinin Bitişi 1 Eylül 2012
189 Kur’an’a Göre Gelenek 25 Ağustos 2012
190 Bayram Namazı ve Fitre 18 Ağustos 2012
191 Televizyondan Kabe İmamına Uyulabilir mi? 11 Ağustos 2012
192 Ramazan Ayının İnsana Sunduğu Fırsatlar 4 Ağustos 2012
193 İmsak Vakti ve Seher – 2 28 Temmuz 2012
194 İmsak Vakti ve Seher 21 Temmuz 2012
195 Nesih, Kıblenin Değişmesi Örneği 23 Haziran 2012
196 İsra ve Miraç 16 Haziran 2012
197 Uydurma Hadisler – Harun Ünal 9 Haziran 2012
198 Sezaryen Doğum 2 Haziran 2012
199 Vahiy – Sünnet İlişkisi 26 Mayıs 2012
200 Nesih Kavramı 19 Mayıs 2012
201 Din ve Tıp Açısından Sünnet 14 Mayıs 2012
202 Din ve Müzik 5 Mayıs 2012
203 Hadislerin Kur’an’a Arzı 28 Nisan 2012
204 Türkiye’de Kutlu Doğum Etkinlikleri 21 Nisan 2012
205 Allah’ın Elçisini Doğru Anlamak 14 Nisan 2012
206 Kur’an Öncesi Mekke Toplumu 7 Nisan 2012
207 Faizsiz Bankacılğın Problemleri 31 Mart 2012
208 Hz.Muhammed’in(S.A.V.) Tebyin Görevi 24 Mart 2012
209 İslam ve Türk Medeni Kanunu(TMK) Miras Sistemlerinin Mukayesesi 17 Mart 2012
210 Kur’an’a Göre Tağut Kavramı 10 Mart 2012
211 Farklı İnançların Birlikte Yaşamasının Doğal Kuralları 3 Mart 2012
212 Kur’an’a Göre Resule İman, İtaat ve İttiba 25 Şubat 2012
213 Organ Nakli 18 Şubat 2012
214 Sebeb-i Nüzul Meselesi 11 Şubat 2012
215 Daru’l-Harbde Faiz 4 Şubat 2012
216 İftida 28 Ocak 2012
217 Talak (Boşanma) 21 Ocak 2012
218 Gayrimüslimlerle Evlilik 14 Ocak 2012
219 A’raf Ehli 7 Ocak 2012
220 Müminler Cehenneme Girecekler Mi? – 2 31 Aralık 2011
221 Müminler Cehenneme Girecekler Mi? 24 Aralık 2011
222 Çocukların Evlendirilmesi 17 Aralık 2011
223 İnanç Özgürlüğü 10 Aralık 2011
224 Evliliğin Denetlenmesi 3 Aralık 2011
225 Adetli Kadın Kur’an’a Dokunabilir mi? 26 Kasım 2011
226 Hz.İsa’yı(a.s.) Geri Getirmek İsteyenlerin Hedefi 19 Kasım 2011
227 Nebi ve Resul Kavramları 12 Kasım 2011
228 Kurban Bayramına Nasıl Hazırlanmalıyız? 5 Kasım 2011
229 İcma Delili ve Değerlendirilmesi 22 Ekim 2011
230 Vekaletle(Bedel) Hac 15 Ekim 2011
231 İhram Yasakları 8 Ekim 2011
232 Kadınların Yolcuğu 1 Ekim 2011
233 Kur’an ve Sünnet Işığında Hac İbadeti 24 Eylül 2011
234 Faiz Anlayışı 10 Eylül 2011
235 Bayram Namazı 27 Ağustos 2011
236 İmsak Vakti 20 Ağustos 2011
237 Teravih Namazı Konusunda Diyanet’e Cevap 13 Ağustos 2011
238 Oruç Tutamayanlar Ne Yapmalı? 6 Ağustos 2011
239 Güneşin Batmadığı Yerlerde Namaz Vakitleri 2 Temmuz 2011
240 Yatsı Namazının Vakti 7 Mayıs 2011
241 Allah’ın İndirdikleri İle Hükmetmeyenler – 2 30 Nisan 2011
242 Allah’ın İndirdikleri İle Hükmetmeyenler 23 Nisan 2011
243 Günahlarla İlgili Kavramlar – 2 2 Nisan 2011
244 Günahlarla İlgili Kavramlar 26 Mart 2011
245 Büyük Günahlar – 3 19 Mart 2011
246 Büyük Günahlar Nelerdir? 12 Mart 2011
247 Büyük Günah İşleyenlerin Durumu 5 Mart 2011
248 Ye’cüc ve Me’cüc 26 Şubat 2011
249 Dabbetü’l-Arz 19 Şubat 2011
250 Tarikatlarda Vesile ve Tevessül 12 Şubat 2011
251 Evliyanın Yardımı İle İlgili İddialar – 2 5 Şubat 2011
252 Kutuplarda Namaz Vaktinin Tespiti 29 Ocak 2011
253 Evliyanın Yardımı İle İlgili İddialar 22 Ocak 2011
254 Kâlû Belâ Olayı Hakkında Sorulan Sorular – 2 1 Ocak 2011
255 Kâlû Belâ Olayı Hakkında Sorulan Sorular 25 Aralık 2010
256 Mehdi İnancı 18 Aralık 2010
257 Kur’an’a Göre Zekat Oranları 4 Aralık 2010
258 Artan Malı İnfak Etme 27 Kasım 2010
259 Vitr Namazı 13 Kasım 2010
260 Bayram Namazları 6 Kasım 2010
261 Sehiv Secdesi – Mukayeseli Fıkıh Dersleri 30 Ekim 2010
262 Kurban İle Alakalı Sorular 23 Ekim 2010
263 Hac Farklı Aylarda Yapılabilir mi? – Fıkıh Dersi 9 Ekim 2010
264 Başkasının Yerine Hacc Yapmak 2 Ekim 2010
265 Hilal İle İlgili Sorulan Sorular 25 Eylül 2010
266 Cariyeler İle İlgili Sorulan Sorular 18 Eylül 2010
267 ORUÇ BOZMANIN CEZASI 4 Eylül 2010
268 Zekat 28 Ağustos 2010
269 İmsak ve Yatsı Vakitleri – 2 21 Ağustos 2010
270 İmsak ve Yatsı Vakitleri 14 Ağustos 2010
271 İsra ve Miraç -2 10 Temmuz 2010
272 İsra ve Miraç -1 3 Temmuz 2010
273 İcma’a Delil Getirilen Hadisler 26 Haziran 2010
274 İcma 19 Haziran 2010
275 Başörtüsü ve Örtünme 12 Haziran 2010
276 Mezheplerin Tutarlılığı 29 Mayıs 2010
277 Asabe Siyaset İlişkisi (Kızın Çocuklarının Mirasçılığı Örneği) 22 Mayıs 2010
278 Kur’an’ı Açıklama Usulü 15 Mayıs 2010
279 Kartepe Programı Değerlendirme 5 Mayıs 2010
280 Abdestte Ayakların Mesh Edilmesi 24 Nisan 2010
281 Hudeybiye’den Geri Kalanlar 13 Nisan 2010
282 Peygamberimizin Zeynep (ranha) ile Evliliği 3 Nisan 2010
283 Bedir Savaşı 20 Mart 2010
284 Kur’an Sünnet Bütünlüğü: Allah’ın İzni Meselesi 13 Mart 2010
285 Vahiy Çeşitleri 6 Mart 2010
286 Kadınların Özel Halleri 11 Şubat 2010
287 Kur’an’a Göre Zekat Nispeti 6 Şubat 2010
288 Vahy-i Gayr-i Metlüv’e Dair Getirilen Deliller -1 30 Ocak 2010
289 Iskat (Ölen Kimseyi İbadet Borçlarından Kurtarmak) 16 Ocak 2010
290 Dini Tebliğ ve Uygulamada Cebrailin Rolü -2 2 Ocak 2010
291 Dini Tebliğ ve Uygulamada Cebrail’in Rolü 26 Aralık 2009
292 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Kurban 21 Kasım 2009
293 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Kıble Meselesi -2 14 Kasım 2009
294 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Kıble Meselesi -1 7 Kasım 2009
295 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Kur’anı Anlama 31 Ekim 2009
296 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Yolculukta Namazin Kısaltılması Örneği 24 Ekim 2009
297 İsa Aleyhisselam Tekrar Gelecek mi? -2 17 Ekim 2009
298 İsa Aleyhisselam Tekrar Gelecek mi? 1-1 10 Ekim 2009
299 İsa Aleyhisselam Tekrar Gelecek mi? 1-2 10 Ekim 2009
300 Hanefi Mezhebinin İçki ile İlgili Görüşleri -1 3 Ekim 2009
301 Hanefi Mezhebinin İçki ile İlgili Görüşleri -2 3 Ekim 2009
302 Mirasta Avliye Meselesi -1 26 Eylül 2009
303 Mirasta Avliye Meselesi -2 26 Eylül 2009
304 Kasten Orucu Bozanın Cezası -1 12 Eylül 2009
305 Kasten Orucu Bozanın Cezası -2 12 Eylül 2009
306 Oruç Keffareti -1 29 Ağustos 2009
307 Oruç Keffareti -2 29 Ağustos 2009
308 Adetli Kadının Orucu -1 22 Ağustos 2009
309 Adetli Kadının Orucu -2 22 Ağustos 2009
310 Hastaların Orucu -1 15 Ağustos 2009
311 Hastaların Orucu -2 15 Ağustos 2009
312 Namazda Örtünme / 2-1 8 Ağustos 2009
313 Namazda Örtünme / 2-2 8 Ağustos 2009
314 Namazda Örtünme / 1-1 1 Ağustos 2009
315 Namazda Örtünme / 1-2 1 Ağustos 2009
316 Kur’an’da Örtünme -1 18 Temmuz 2009
317 Kur’an’da Örtünme -2 18 Temmuz 2009
318 Gayrimüslimlerle Evlilik -1 11 Temmuz 2009
319 Gayrimüslimlerle Evlilik -2 11 Temmuz 2009
320 Müşriklerle Evlilik -1 4 Temmuz 2009
321 Müşriklerle Evlilik -2 4 Temmuz 2009
322 Ehli Kitap ve Müşrikler -1 27 Haziran 2009
323 Ehli Kitap ve Müşrikler -2 27 Haziran 2009
324 Hayvan Kesimi / 2-1 20 Haziran 2009
325 Hayvan Kesimi / 2-2 20 Haziran 2009
326 Hayvan Kesimi -1 13 Haziran 2009
327 Hayvan Kesimi -2 13 Haziran 2009
328 Helal Gıda ve Jelatin Konusu -1 6 Haziran 2009
329 Helal Gıda ve Jelatin Konusu -2 6 Haziran 2009
330 Nafile Namazlar -1 9 Mayıs 2009
331 Nafile Namazlar -2 9 Mayıs 2009
332 Vitir Namazı -1 2 Mayıs 2009
333 Vitir Namazı -2 2 Mayıs 2009
334 Kur’an’ın Genel Açıklaması -1 25 Nisan 2009
335 Kur’an’ın Genel Açıklaması -2 25 Nisan 2009
336 Namazın Mekruhları -1 11 Nisan 2009
337 Namazın Mekruhları -2 11 Nisan 2009
338 Namazı Bozan Şeyler -1 4 Nisan 2009
339 Namazı Bozan Şeyler -2 4 Nisan 2009
340 Namazda Konuşmak -1 28 Mart 2009
341 Namazda Konuşmak -2 28 Mart 2009
342 Namazda Abdestin Bozulması / 2-1 21 Mart 2009
343 Namazda Abdestin Bozulması / 2-2 21 Mart 2009
344 Namazda Abdestin Bozulması / 1-1 14 Mart 2009
345 Namazda Abdestin Bozulması / 1-2 14 Mart 2009
346 Namazda İmamlık / 3-1 28 Şubat 2009
347 Namazda İmamlık / 3-2 28 Şubat 2009
348 Namazda Saf Düzeni -1 21 Şubat 2009
349 Namazda Saf Düzeni -2 21 Şubat 2009
350 Namazda İmamlık / 2-1 14 Şubat 2009
351 Namazda İmamlık / 2-2 14 Şubat 2009
352 Namazda İmamlık / 1-1 7 Şubat 2009
353 Namazda İmamlık / 1-2 7 Şubat 2009
354 İmamın Arkasında Kıraat -1 24 Ocak 2009
355 İmamın Arkasında Kıraat -2 24 Ocak 2009
356 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 4-1 17 Ocak 2009
357 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 4-2 17 Ocak 2009
358 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 3-1 10 Ocak 2009
359 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 3-2 10 Ocak 2009
360 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 2-1 3 Ocak 2009
361 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 2-2 3 Ocak 2009
Kuran Dersi Canlı Yayın