Kadının Özel Halleri

29 Aralık 2012 tarihinde yayınlandı. görüntülenme Mukayeseli İlmihal Dersleri

Zeki Bayraktar: Benden istenen, bizim Tıpta mensturial siklus dediğimiz adet ve adet kanamalarıyla ilgili 20 dakika, 25 dakika sürecek bir özetleme ile bu işin tıbbi mahiyetini aktarıp ondan sonra fıkıhla ilgili müzakere aşamasına geçilecek.

Şimdi adet döngüsü dediğimiz hadisenin esası şu, normal ergenlik dönemine gelen bir bayanda aslında her ay şu uterus, rahim dediğimiz organ, sağda ve solda birer tane de yumurtalık bulunur her kadının anatomisinde. Buluğ çağından sonra ya sağda ya solda bir tarafta, her iki tarafta olmaz, her ay bu yumurta hücreleri içersinde bulunan hücrelerden bir tanesi gelişerek yumurtlama olur, Türkçe ifadesiyle, tıbbi ifadeyle ovulasyon diyoruz. Bu aşamada her ay senkronize olarak rahimin iç tarafları yani şuralar daha sonraki slâytlarda göstereceğiz kendini adeta gebelik ürünü olacak ve buraya gelip yerleşecek diye kendini hazırlar. Her ay istisnasız olur bu, eğer gebelik ürünü gelip rahime yerleşirse zaten adet kanaması olmaz. Bu ürün gelip yerleşmezse kendini hazırlayan tabaka dökülür işte kanama dediğimiz olay esasında budur. Şimdi bununla ilgili mahiyeti nedir, tıptaki tariflere göre adetlerin günü, uzunluğu konusuna geçeceğiz.

O detaya geçmeden önce şu şey üzerinde periyodu bir özetleyelim inşallah. Şimdi birinci gün ile 28. gün arasında olan bütün periyoda biz siklus diyoruz. Siklusun ilk günü, birinci günü adet kanamsı başlar bu birkaç gün sürer onun gününü konuşacağız. Bir sonraki adet kanmasının ilk gününe kadar olan sürenin tamamı standart olarak 28 gündür. Bu 28 günün tam ortasında 14. gününde ovulasyon dediğimiz yumurtlama hadisesi meydana gelir. Şu katmanda gördüğümüz grafiklerde kadın vücudunda meydana gelen hormonal değişimdir. Yani çok fazla belki detaya girmeden Folikül Stimulan Hormon yani yumurtayı geliştiren hormon, şu mavi renkle oluyor bakın. Lutenizan hormon dediğimiz şey şu hormon, maksimum seviyesine yumurtlamadan 24 saat önce ulaşıyor, bu maksimum seviyesine ulaşınca yumurtlama oluyor zaten. Ondan sonra bu estrojen ve progesteron hormon düzeyleri ikinci periyotta yani 14 günden sonraki dönemde progesteron hormonu yüksek oluyor. Şimdi bu aşamalarda da şu kademede yumurta hücrelerinde gelişen gelişmeyi görüyoruz, 14. güne kadar gelişiyor, gelişiyor 14 günde çatlama oluyor, yumurtlama oluyor diyoruz. Ondan sonra da gebelik oluşursa gebelik ürünü gelir olmazsa dökülür.

Paralel şeyde rahim içerisinde meydana gelen şematizasyonu görüyoruz. Şimdi bakın bu periyodun ilk günlerinde kanama var, adet kanamsı yedi gün olarak alınmış burada. Adet kanaması bittikten sonra yumurtlama aşamasına kadar herhangi bir şey yok. Yumurtlama aşamasında rahim içinde kendini geliştirme, gebelik ürünün gelip yerleşebileceği katmanlar gelişiyor, gelişmeye devam ediyor, daha sonra eğer gebelik ürünü buraya gelip yerleşirse zaten kanama olmaz, yerleşmezse kanama olur. Şimdi bunun daha şematik halini gösterelim normal rahimi ikiye kessek katman olarak aşağı yukarı göreceğimiz görüntü budur. Bu Endametrial Hiperplazi dediğimiz olay yani gebelik ürünü gelip buraya yerleşebileceği ortamı hazırlıyor, bu katmanlar kalınlaşıyor eğer bir gebelik ürünü oluşursa gebelik ürünü gelip buraya yerleşiyor, üstüde örtülüyor. Oluşmazsa bu katman, şuradaki dokular, kan hücreleri olduğu gibi dökülüyor. Bizim adet kanaması dediğimiz bu katmanların dökülmesi.

Şimdi az önce gösterdiğimiz şematik şeyin buradaki değişik görüntüleri de var. Bir diğer döngü, şimdi normal bir yeni doğan kız çocuğunun yumurtalarında yaklaşık iki milyon yumurta hücresi bulunur, bu ergenlik döneminde üç yüz bin- dört yüz bin civarına düşer. Her ay bu yumurtanın yirmi- otuz tanesi gelişmeye başlar, şu resimde de bunun şematisazyonu var. Bakın yumurta hücresinde bulunan binlerce hücreden yirmi- otuz tanesi gelişmeye başlar her ay. Bunlardan bir tanesi gelişir, gelişir, bir tanesi olgunlaşır ve çatlar, bir tane, ikinci değil eğer ikinci yumurta şey olsa çoğul gebelik olur, onun için çoğul gebelik olmaz sadece bir yumurta tam olgunlaşır ve çatlar, çatlayan yumurtada işte bu. Eğer bu ve sperm buluşursa gebelik oluşur buluşmazsa gebelik oluşmaz ve kanama olur. Her ay yirmi- otuz folikülden bir tanesi Grand folikül diyoruz olgunlaşır ve çatlar ve bir kadın hayatı boyunca yaklaşık üç yüz- dört yüz siklus geçirir yani üç yüz, dört yüz yumurta hücresi geliştirir ortalama. Ve bu yumurtalar bitersede menapoza girer, menapoz dediğimiz olayda adetten kesilme.

Şimdi esas fıkıhta tartışılan konular meselesine geliyoruz, bu siklus dediğimiz, adet kanaması dediğimiz işte halk arasında adet görme, kirlenme, biz mensturasyon, menses, mens kısaca deriz. Bunun günleri ile ilgili şu andaki tıbbi bilgilere göre elimizdeki veriler şunlar, bir siklus 28 günde bir olur, standart olarak bu 28 güne bir yedi gün ilave olabilir, yedi gün eksilebilir. Yani 21 günde bir de olabilir, 35 günde bir de olabilir, biz bu aradaki döneme normal diyoruz. Eğer 21 günden aşağı dönüyorsa orada bir hatalık vardır, 35 günden aşıyorsa orda bir hastalık vardır. Bu hastalıkta ilgili şeylerce tetkik edilebilir.

Yahya Şenol: 21 güne yedi gün dâhil mi?

Zeki Bayraktar: Hayır, şimdi siklus dediğimiz zaman şunu kabul edeceğiz tekrar şeye geliyorum. Siklus dediğimiz zaman

Yahya Şenol: 14 veya 15 günde bir tekrarlarsa diye bir ibare varda

Zeki Bayraktar: Oradaki ifade adet kanamasından hariç tutuyorsunuz muhtemelen

Yahya Şenol: Hariç hariç burada dâhil mi yani?

Zeki Bayraktar: Biz siklus dediğimiz zaman bu grafikte gösterdim ya bakın. Bu 1. gün ile 28. gün diyoruz ya 1. gün dediğimiz adet kanamasının başladığı gündür bakın şu uterusta kanama var. Yaklaşık olarak bu grafikte yedi gün veya altı gün olarak alınmış. Adet kanamsının başladığı birinci günden önümüzdeki adet kanamasının ilk gününe kadar olan şeye biz siklus diyoruz.

Yahya Şenol: Yani o 21 gün olabilir. O zaman 21 gün eksi 7, 14. 14 günde bir tekrarlanırsa yani 14 günden az tekrarlanırsa istihaze diye geçiyor

Zeki Bayraktar: Ama adet kanamsı yedi gün olursa biz, burada yani siklus, periyot ifadesini adet dahil olarak daima alırız.

Yahya Şenol: O zaman 21 eksi 7, 14 doğru bir tanımlama olur, hariç tutulursa.

Zeki Bayraktar: Evet, bu adet normalde siklusun içersinde aşamalar var. Bu aşamasına foliküler faz diyoruz. Foliküler faz yumurta hücrelerinin gelişme fazını gösteriyor, ikinci aşamada Luteal faz, bu Luteasyon dediğimiz, progesteron hormonu etkisine girdiği dönemi geçiriyoruz. Şu dönem ovulasyon dönemi, şu dönem kanama dönemi, bunların tamamı siklustur. Dolayısıyla, adet ifadesi 1. ilk adet kanamasının başladığı günden bir sonraki adet kanamasına kadar olan dönmedir. Şimdi bu süre 28 standarttır, genel olarak aybaşı derler ya, 28, 29, 30 ama genelde 28 gündür. Bu 28 günlük dönem 21 güne inebilir, 35 güne çıkabilir.

Yahya Şenol: 21’e de inse dâhil yani ilki gibi dâhil, o yüzden bizim fıkıh kitapları hesap ederken temizlik olarak hesap ediyor.

Zeki Bayraktar: Şimdi bu güne göre burada meydana gelen amenore, polimenore, menoraji onların şeyini, o tarifi zaten onun üzerine geliştiriyoruz. Şimdi 28 günlük bu periyot 28 +7 yani 35 gün olabilir, 28–7 yani 21 gün olabilir buna adet kanamsı da dahil. Adet kanaması kitabi bilgi olarak 2 ile 8 gün sürer fakat pratikte on güne kadar normal kabul edilir. Tabi bunların ilk adet yaşı da, kanaması da iklime, güneşe, beslenmeye, genetiğe ve kiloya göre değişebiliyor. Ortalama her adet kanamasında 20 cc ile 80 cc arasında bir kanama olur. Ortalaması 30 cc diyelim.

Servet Bayındır: Hocam geçmeden bu akan kanın şu anda söylediniz kanla herhangi bir şekilde akan kanın farkı var mı?

Zeki Bayraktar: Var, ona biraz sonra gelecek, şimdi menarj dediğimiz hadise, ilk adet, menapoz son adettir. İlk adet yaşı, bunun görülme şeyi ortalama 9 ile 13 yaşları arasındadır. Biz şunu biliyoruz, bu beslenmeyle alakalıdır, iklimle alakalıdır. Mesela, güneşin çok fazla olduğu ekvatora yakın bölgelerde bu yaşın daha düşük olduğunu, daha soğuk iklimlerde İskandinav ülkelerinde daha yüksek olduğunu biliyoruz. Hatta bundan birkaç asır önce beslenmenin günümüze göre daha kötü olduğu bu yaşın daha yüksek olduğunu, genetiğe de bağlı olduğunu. Mesela genelde kız çocukları ilave bir faktör yoksa annelerinin adet gördüğü yaşta adet görmeye başlarla, pratik olarak biz bunu gözlemliyoruz. Fakat bilimsel olarak ta, ilk adet yaşının genetiğe, beslenmeye, çocuğun kilosuna biraz toplu kız çocukları daha erken görmeye başlarlar, değişebilir ama 9 ila 13 yaşları arasında olduğunu biz de biliyoruz. Zannedersem fıkıhta bunu zaten şey yapıyor, 14-16 yaşına kadarda bu gidebiliyor.

Şimdi bu adet kanaması ile ilgili problemler yani hastalık kabul ettiğimiz normal ve normal dışı olan hususları ben burada özetlemeye çalıştım. Şimdi menarj ilk adete diyoruz, siklusta az önce söylediğimiz gibi adet kanamasının ilk gününden sonraki adet kanamasının ilk gününe kadar olan süre normalde 28 dir standardı. Amenore bir kadının hiç adet görmemesi halidir, bu primer amenore olabilir sekonder amenore olabilir. Yani primer amonere bir çocuk normal 11,13, 14 yaşına geliyor hiç adet görmemiş. Bu hormonal problemlerden olabilir, bir takım organ gelişme yetersizlikleri olabilir, v.s bizim inceleme alanında olan bir mesele. Burada önemli olan bir şey var yani fıkıhla ilgili önemli olabilecek bir şey, çocuğun bütün fizyolojik gelişmesi normal olmasına rağmen, uterusu, rahmi var normal, yumurtalıkları var normal, hormonal düzeyi normal aslında adet görüyor fakat adet kanı dışarıya çıkmıyor, bir bant var kapalı kızlık zarı diyelim biz, hymen şey değil, bunun önemli olabileceğini düşünüyorum fıkıh açısından. Niye yani benim şey yapabildiğim kadarıyla çocuk psikolojik ve biyolojik olarak bütün gelişim sürecini tamamlamış, buluğa ermiş aslında ve adette görüyor ama adet kanamsı sadece dışarıya çıkmadığı için adet gördüğü fark edilemiyor. Bu maalesef mesela birkaç yıl bizim doğuda falan hani biraz daha eğitim şeyi düşük şeylerde kız çocuklarını getirirler mesela 17-18 yaşında aslında dört beş senedir bu çocuk adet görüyor, adet kanamsı içeride haps olmuş şey yapılıyor ona bir müdahale edilince o yıllarca birikmiş olan kan içerden boşalır ama maalesef içerde de çok yapışıklıklar falan olur yani şey sonraki hayatını yani kısırlık oluşturabilecek yapışıklıklar olabilir. Bu konu yani adet gördüğü halde adet gördüğü dışarıdan belli olmadığı için hani bu kız çocuğu buluğa erdi mi ermedi mi meselesi sizin için önemli olabilir.

Servet Bayındır: Namazı kılar mı, kılmaz mı?

Yahya Şenol: Ama bir doktorla mı ancak bu tespit edilecek nasıl olacak?

Zeki Bayraktar: Tabi şimdi bunun neticede

Yahya Şenol: kendisi fark edemiyor.

Zeki Bayraktar: Kendisi fark edebilir şöyle fark edebilir, bilinçte olması lazım, aslında adet gördüğü için adet gördüğü için adet döneminde yaşanan sancıları yaşar, psikolojik gerginlikleri yaşar. Fakat tabi böyle bir olayı bilmesi lazım, ben adet gördüğüm halde niçin adet göremiyorum, böyle bir olay var, hekime götürülmesi lazım ama bunun için çok uyanık davranması lazım yani şeylerin. Eğer öyle olmazsa gecikirse hem çocuk zahmet çekiyor hem de birkaç sene sonra müdahale yapıldığı zaman maalesef bazen kalıcı sekeller bırakabiliyor. Yani şöyle düşünün yıllarca her ay, o, az önce tarif ettiğimiz kanama oluyor aslında o kanama rahimde birikiyor. İçerde o biriken şey katranımsı bir görüntü alarak yapışıklıklar, iltihaplar meydana getirebiliyor. Şimdi bu amenore dediğimiz şey bir kız çocuğunun veya kadının adet görmemesi, Primer amonere demiştik, bu bu şekilde olabilir veya gerçekten hem biyolojik, hem de psikolojik gelişimini tamamlamadığı için bir problem nedeniyle yani hormonal bir problem olabilir neticede bu adet döngüsünün tam mükemmel olması için hipofiz bezi dediğimiz yani hormon üreten ve beynin içersinde bulunan organın tam gelişmiş olması lazım. Burada üretilen folikül stimüle hormon, Lutenizan hormon onlar yeterince üretilmesi lazım. Yeterince olgunlaşan bir rahim, uterus olmalı, yeterince olgunlaşan bir overyum yani yumurtalık olmalı ve bütün bu organ teşekkül ettiği zaman bu adeti görebilir.

Fatih Orum: Bu normal görmesi gerekli olan ama görmeyen yaşlar mı bu yoksa zaten küçüklük içinde kullanılıyor mu bu terim?

Zeki Bayraktar: Hayır hayır yok, Tabi tabi mesela bir şimdi 11-12 yaşında bir kız çocuğu adet görmüyor diye getirilirse bu olabilir yani bir problem yoktur panik olmayın denir ama incelenir yani neticede aslında yapılması gereken belkide budur yani hani demin söylediğim meseleye düçar kalmamak için fakat diyelim ki 18 yaşında bir bayan 20 yaşında bir bayan, 25 yaşında bir bayan hiç adet

Yahya Şenol: Fatih hocam onu kendi çalıştığı özel bir mesele hakkında sordu. Şimdi bir ayeti kerime Talak suresinin 6. ayetimiydi orada Cenabı Hak kadınların iddet sürelerini açıklarken bir ifade kullanıyor. “Hayız görmeyen kadınlarında iddeti üç aydır” Şimdi orada kullanılan ifadeyi bizim gelenekte “hiç hayız görmemiş olan ufak kızlar” şeklinde tercüme ediyorlar, “henüz hayız görmemiş” diyelim ki, 9 yaşından küçük çocuklar için

Zeki Bayraktar: O zaman oradaki onun karşılığı aslında hayız gördüğü görmesi gerektiği halde görmeyen yani bu amenore şimdi o zaman amenorinin ikinci şeyi sekonder amenore diyoruz. Şimdi söylediğim primer amenore

Servet Bayındır: Şimdi oraya geçmeden sorunun bir devamı olarak, tıpta 9, 8, 7 yaşındaki bir kız çocuğu için bu hayız görmüyor, neden görmüyor vesair yani öyle bir şey kullanılır mı, kullanılsa nasıl karşılanır o ifade.

Zeki Bayraktar: Şimdi 9- 13 yaşının normal litaratüre göre olduğunu söyledim. 9- 8 yaş erkendir biraz ama o toplumda örneğin Ekvator ekseninde yaşadı mı, hekimler biz biliriz yani Türkiye’de ki ortalama menarj yaşı da 11 küsür 11- 12 yaşlarında olduğunu biliyoruz. Fakat eğer yaşadığınız bölge sıcak bir bölge ise o toplumun ortalama yaşına uygun ise onu bir tetkik edelim denir.

Yahya Şenol: Bugün mesela Türkiye için 7- 8 yaşındaki bir çocuk için kullanılır mı o kelime?

Zeki Bayraktar: Kullanılmaz yani Türkiye için kullanılmaz.

Yahya Şenol:  Önemli olan o yani.

Zeki Bayraktar: Şimdi şöyle de olabilir o adet düzensizliği olmuyor, erken puberte diyoruz, puberte prekoks yani kız çocukları içinde olabilir, erkek çocukları içinde olabilir. Eğer anormal dışı bir gelişme varsa normal yaştan daha erkende puberte, ergenliğe erişme diyoruz. Bu anormal bir durum ama mesela o çocukta hormon üreten bir tümör vardır, farzı mahal. Yani normalde üretim başlamamıştır ama bu mesele siklusu ayarlayan hormon üreten bir hormon varsa bu olabilir veya hipofiz bezinde bir büyüme varsa hormonal veya iltihaba bağlı veya böbrek üstü bezinde bir takım sorunlar varsa yani özetle hormonal üretimi aktifleyen bir hastalık varsa normalden önce de olabilir ama bu bir hastalık halidir. Şimdi adet görmemenin primer hali olabilir, sekonder hali olabilir demiştik. Bir kadın normal buluğa eriyor adet görüyor ama farzı mahal 23 yaşlarında adet görmemeye başlıyor eğer üç ay üst üste adet görmezse buna sekonder amenore diyoruz.

Servet Bayındır: Üç ay kayıp

Zeki Bayraktar: Evet, üç ay, üç siklus yani tanım öyle çünkü düzensizlikler olabilir, bir ay, iki ay atlayabilir. Eğer üç ay olursa burada sekonder amenore durumu var, bunu bir incelememiz lazım deniyor burada. Şimdi polimenore hani demin söylemiştik ya 21 güne kadar düşebilir ya siklusu eğer 21 günün altına düşerse demek ki çok sık sık adet görüyor buna polimenore. Düzenli ama 10 günden fazla veya 80 cc den fazla kanama varsa menoraji, düzensiz kanamaları varsa metroraji, hem düzensiz hem sık hem de fazla kanamaları varsa menometroraji bunlar artık bizim incelememiz gereken meseleler yani bir hastalık şeyi olabilir.

Hipermenore aşırı kanama, adet kanamasının 80 cc den fazla olması, hipomenore işte düzenli adet görüyor ama çok az kanama var yani 20 cc den az bu da bir problem: Bir de bilinmesi gereken bir husus var intermenstüral kanama diyoruz şimdi şu tam ortada siklusun tam ortasında şurada 14. günde ovülasyon oluyor diyoruz ya bakın yumurta hücresinde bir tane yumurta olgunlaştı, olgunlaşan yumurta bir spermle döllendiyse işte bu bir haftalık bir yolculuktan sonra geliyor rahmin içersine bu kendisini hazırlayan rahme gömülüyor. Bu yaklaşık bir hafta sonra oluyor ovülasyondan, şimdi şu buradaki paralelde, ovülasyon süreci yumurta gelişiyor, gelişiyor yumurta çatlıyor burada, 14. gün bu. Paralelde uterusun iç duvarındaki hazırlığı görüyorsunuz şu kanamanın olduğu ilk günler. Ondan sonra uterus tekrar kendini yine hazırlıyor bu katman hipertirofiye oluyor oluyor, tam bu aşamada ovülasyon oluyor, 28 günlük bir periyotta 14. gün adet kanaması yok, adet kanaması bitmiş o aşamada ama bu ovülasyon gününde mitreşme kanaması dediğimiz böyle lekelenme tarzında bir kanama olabilir hatta hafif ağrı sancıda olabilir. Bunun adet kanaması ile bir ilgisi yoktur bu bir ovülasyon kanamasıdır bunun bilinmesi lazım ve bu eğer düzenli bir siklus varsa siklusun tam ortasında olur buna intermenstruel kanama deniyor adet kanamsıyla hiçbir ilgisi yoktur bunun .

Yahya Şenol: Nitelik açısından benzerlik var mı?

Zeki Bayraktar: Hayır, nitelik açısından da benzerlik ok, taze, kırmızı kan

Yahya Şenol: Hani şu hadis var Ayşe validemizden geliyorda o mu, onu ben sorayım size, yok Ümmi Atiye diye sahabi bir hanımdan geliyor, diyor ki, “temzilendikten sonra bu tür lekeleri biz hayızdan saymazdık.”

Zeki Bayraktar: Bunu kastediyor mu onu bilemem ama

Yahya Şenol: Bu mudur yan?

Zeki Bayraktar: sonuçta

Yahya Şenol: Hani 14. gün dediğiniz tam ortası herhalde bunların kastettiği şey olabilir temizlenme sağlanmış bu Arapça okudu ifadesi kullanılıyor çünkü Buhari ve Ebu Davut hadisi

Zeki Bayraktar: E tabi buna girer, yani neticede diyelim ki 7 gün sürdü adet kanaması kanama bitti.

Yahya Şenol: Sarılık olarak hani renkte belirlemiş burada

Zeki Bayraktar: Hayır o lekelenme tarzında diyoruz biz miktarı da çok az, şeyde bu birkaç damla, yani sadece şu ovulasyon yani şey çatlıyor ya yumurta bu ovulasyona bağlı olarak çok lokal, minimal bir kanama, birkaç damla, oradan dışarıya da çıkabilecek şey var.

Fatih Orum: Bir ifade kullanıp şey dediniz bu siklus yani bu dönem daha sık tekrarlanabilir dediniz az olur ve sık tekrarlanır öyle mi?

Zeki Bayraktar: Polimenore şimdi 21 güne düşebilir 35 güne çıkabilir dedik ya, eğer 21 günden erken adet görüyorsa yani bir kadın 20 günde bir 18 günde bir adet görüyorsa demek ki sık adet görüyor bu normalin dışında bir şey polimenore

Fatih Orum: Takriben mesela bir ay gibi bir sürede bu işi iki kez yaşıyor anlamına mı gelir?

Zeki Bayraktar: Tabi

Fatih Orum: O zaman bu bir rahatsızlık

Zeki Bayraktar: Tıbbın belirlediği bu standartlarda bu bir rahatsızlık

Fatih Orum: Yani bu normalde istisnai bir durum.

Zeki Bayraktar: Bunlar söylediğim şeyler normalin dışında menstürial bozukluklar diye geçer yani hastalık değil de menstrial bozukluk bu normalin dışında bir variyattır

Fatih Orum: ..vakti gelmiş olmasına rağmen görmeyen dediğimiz gibi anlayamadım varya ayetin başında hani bir şey yok acaba orada girer mi mesela bir kadının iddeti belki bir buçuk iki ay içersinde bitecek Allah diyor ki üç ay yapın onu Mesela böylesi bir kadın diğer  kadına göre, diğer kadının üç ayda geçirdiği periyodu mesela iki ayda veya iki aydan daha az bir sürede geçirmiş olabilir mi?

Zeki Bayraktar: Yani diyorsunuz ki, diyelim ki kadın 20 günde bir düzenli adet görüyor, bu bir polimenore durumudur ama Kur’an’a göre bu 20 gün, 60 günde bu üç aylık periyot bitiyor mu? Soru bu değil mi? Onun tabi yani

Fatih Orum: Kadın gelip ben boşandım ve üç kurumu tamamladım deyip iki ayda gelirse mesela bu anlayamadım olur mu olmaz mı yani?

Zeki Bayraktar: O zaman şöyle söyleyeyim ben, şu şeyi de bitirince başka bir soru ile şey yapalım. Şimdi ovulasyon, anovulatuar siklus diyoruz buna, her şey normal olmasına rağmen kadın 28 günde bir kanama görebilir, her şey normal gidiyordur ama ovulasyon olmuyor yani yumurtlama olmuyor öyle diyelim. Şimdi buna anovulatuar siklus diyoruz ve bu yüzde 8 oranında görünüyor yani çok yüksek bir oran. Yani her düzenli kanaması olan yüz kadının sekizi aslında o az önce söylediğimiz ovulasyon şeyini geçiremiyor bu mesela kısırlık nedeniyle başvuran kadınlarda sık görülen şeylerden bir tanesi budur. Yumurta olgunlaşıp yumurtlama çatlaması olmadığı için ovulasyon olmuyor diyoruz ama adet siklus her aşamasıyla tamamlanır diyoruz. Şimdi acaba ben şimdi bir soru soruyorum, her şey takvime uygun 28 günde bir görünüyor, beş gün adet kanaması oluyor ama ovulasyon olmadı yani biz bunu bugün tespit edebiliyoruz yani bu acaba bugün fıkıhta bunun hükmü nedir?

Servet Bayındır: Şimdi bu da var az önceki sık sık olan içinde var, bir de bizim istihaze dediğimiz olay var, şimdi istihazeyi burada nereye koyacağız. Bizim zihnimizde hep istihaze bunların tamamen dışında normal bir

Zeki Bayraktar: Bir de şunu şey yapalım demin söyleyecektim unuttum, şimdi bizim bir takım rakamlar söylüyoruz ya, işte bunun standardı 28 gündür, 21 gün olabilir, 35 gün olabilir, şu olur, bu olur. Bizim tıpta kullandığımız rakamların tamamı hani yüzde 95 standart sapma şeyi varya istatistiksel olarak böyle hesaplanır. Yani bunu daha açık şöyle söyleyeyim yani bir insanın boyu ne kadar olmalıdır. Bunu biz neye göre tayin ediyoruz, bütün toplumdaki insanların boyunu ölçersiniz, istatiksel olarak artı, eksi 2 sapma ortalamasına bakarak elde ettiğiniz şeye dersiniz ki ha demek ki bir erkeğin boyu şu kadarla şu kadar arasındaysa normal, bayanın boyu şu kadarla şu kadar arasındaysa normal dersiniz. Bu normal veriler böyle elde edilir yani anlatabildim mi, bunlar bir nas değildir. Kur’an da geçen bir nas gibi kesin değildir zaman zaman değişebilir bunlar. Ama standart sapma dışında toplumun ağırlıklı şeyini de oluşturduğu içinde normal değer böyle diye kabul ederiz. Şimdi gelelim adet kanının içeriği sizin söylediğiniz.

Servet Bayındır: O istihazeye gelecek miyiz varsa, yoksa eğer ben şeyi diyeceğim o az önceki o sık sık olan 15 günde bir oluyor Fatih hocanın söylediği bunu biz normal şartlarda olsaydı, ruhsal, biyolojik, fizyolojik ne oluyorsa aynı oluyor ama erken oluyor.

Zeki Bayraktar: Hayır onların hepsinin aynı olduğunu söyleyemeyiz neticede o tarifler tamamen arızı ifadeye göre kadının ifadesine göre veya dış görünüşe göre söylenen ifadeler. Diyor ki ben 15 günde bir adet görüyorum belki adet görmüyor başka bir kanama oluyor, onu araştırmamız lazım yani neticede buradaki ifade sadece arızı görünüme göre ifadesini mi kullanalım ne diyelim. Hasta bayan diyor ki işte ben 18 günde bir adet kanaması oluyorum diyor ama beklide kanaması adet kanamsı değil başka bir hastalık kanaması onu biz araştırıp

Yahya Şenol: Bu kadar düzenli olabilir mi?

Zeki Bayraktar: Düzenli olmazda şöyle olabilir, şimdi bir hastalık var o hastalıkla tetiklenen kanamalar var diyelim ki bir enfeksiyon iltihap kanamayı başlatıyor o kanama diğer kanamayı da tetikliyor. Yani döngüyü bozuyor öyle diyeyim o uterusun normal gelişim aşamasını bozduğu için süreç aksıyor kanama başlamış gibi oluyor yani bunlar incelenmesi gereken şeyler. Onun için anovulatuar meselesini ..yani normalde incelediğiniz zaman her şey mükemmel gözüküyor 28 günde bir gözüküyor adet kanamsı 4- 5 günde bir gözüküyor, miktarı normal, süresi normal ama bu kadın ovülasyon geçirmiyor yani yumurtlamıyor asıl o siklusun şeyi olan asıl fizyolojik amacı olan olay gerçekleşmiyor. Şimdi biz bunu tespit edebiliyoruz ama fıkıhta bunun hükmü nedir o ayrı bir olay. Bunun tam tersi kadın böyle adet görüyorum diyebilir ama incelediğiniz zaman o adet kanaması değil başka bir hastalık kanaması bu karışık olabilir.

Şimdi biz normal adet dediğimiz zaman o adet kanamasının içeriğinin şunlar olduğunu biliyoruz, nedir o? Hani uterusun iç katmanı muhtemel gebelik ürünü için kendini hazırlıyor dedik ya, bakın burada gördüğünüz şey, bu katman dökülüyor, bu katman döküldüğü zaman içinde endometrium tabakası var, doku artıkları ve hücreler yani buradaki dokular var, tabiî ki kan hücreleri var. Prostaglandin ve enzimler dediğimiz bir takım maddeler var ki bu rahmin kasılıp bu şeyi atması için kasılıyor, itiyor zaten bu sancıda bundan dolayı oluyor bu aşamada. Uterus ve servixin yani rahim ve rahim ağzının ve vajinanın doğal salgıları ve sekresyonları var. Bizim adet kanamasının içeriği işte bunlar. Bu nedenden dolayı ilk günlerde bu dokularda düştüğü için daha katı doku vesaire gibi şeyler gelir bayanlar bilirler. Daha sonra bu doku artığı bitince normal kanamaya geçer.

Şimdi burada belki en önemli sıkıntı şey adet kanamsı ne zaman bitmiş kabul edilir. Yani şimdi bununla bağlantılı sorayım bu dokular döküldüğü ve dokuların dökülmesi bittiği zaman mı yoksa kadın bir damla leke dahi görmediği gün mü? İşte herhalde önemli meselelerden bir tanesi budur, 7 gün mü, 10 gün mü, 15 gün mü meseleleridir. Az önce Fatih hocam bunun bir eza halli olduğunu ayet bildiriyor. Acaba böyle bir yaklaşım yapılabilir mi, olabilir belki üzerinde çalışmak lazım. Neticede biz bu siklusun hem psikolojik hem de biyolojik bir rahatsızlık dönemlerinin olduğunu, hormanal dengeye göre işte tam o ovülasyon döneminde özellikle belli bir gerginlikler olabiliyor. Premenstüral sendrom diyoruz, siklusun şimdi kanamanın başlayacağı dönemden birkaç gün önce hormanal denge nedeniyle psikolojik olarak gerginlik olabiliyor. Biyolojik olarak bu kontraksiyonlar yani doku artığının çıkması için uterus kasılıyor. Bu kontraksiyonlar şiddetli ağrılar ve sancı yapabiliyor. Yani dolayısıyla bu eza hali belli bir aşamaya kadar gerçekten belirgin olabiliyor, her kadında bunu eşit oranda hissetmiyor. Bazıları rahat geçiriyor bazısı şey oluyor. O zaman bu sıkıntı halinin bittiği ve doku artıklarının da temizlendiği bir dönem artık iyicene de günlük temizlenme olduğu zaman artık adet bitti kabul edilebilir mi? Yoksa tamamen bitene kadar mı olacak işte bu sizin vereceğiniz bir karar.

Servet Bayındır: Ben geçmeden bir şey sorabilir miyim? Şimdi önce teşekkür ederiz çok sağ olun. Şimdi şu resime baktığımız zaman işte kırmızı bölge rahim bölgesi dedik rahim bölgesinde işte bir takım dokular belli bir süre o temizlik döneminde oluşuyor, dönem gelince dökülüyor. Şimdi o rahim bölgesindeki o dökülenler şurada yazmış olduğunuz tabi bizim dilimizle anlamadığımız için onları

Zeki Bayraktar: Endometrium tabakası dediğimiz aslında şuradan önemli şeyi atladım aslında rahmin üç tabakası var. Bu tabaka endometrium iç tabakası, orta tabaka kas tabakasıdır, en dış tabakası da bir kapsül koruma yani endometrium tabakası rahmin en iç tabakasını şey yapar. Bunu anlamanız için şöyle söyleyelim bizim ağız mukozamız varya içerde veya burun mukozamızın iç katmanı normalde burası ne kas, en dışı deri, ortada kas, onun en içinde de mukoza var, değil mi, rahmin içindeki mukoza tabakası, rahmin iç tabakası endometrium. Endometrium, ortası miyometrium, miyo kas demek, en dışı da peri metriyum….

Servet Bayındır: Şimdi sorum şu, orada biriken ve atılan x,y, z hangi maddeler varsa bunların toplamı bunların içinde bir şekilde insan burada bayan, söz konusu olan bayan cinsel dürtülerle bir bayanda işte ister eşiyle yatmış, ister bir şekilde başka şekilde olmuş, cinsel dürtülerle oluşan ben sıvı diyeyim artık tıbbi yönünü ben bilmem, oluşanlarla bunların herhangi bir ortak noktası var mı?

Zeki Bayraktar: Hayır, bu siklusun şeyle ilgili yani hiçbir, bu katmanda meydana gelen adet kanamasını oluşturan, adet kanını oluşturan kan, doku vesaire ile bu söylediğinizin hiç bir bağlantısı yoktur. Söylediğiniz şeyle ilgili şunu söyleyebilirim, şimdi normalde bu siklusta şu hormonal denge şurası, şimdi bu kandaki hormon seviyelerini gösteren bir grafik, ovulasyon burada oluyor. Şimdi tabi şuna gelelim, birinci günden 28. güne kadar devam eden bir süklus var, değil mi. Ovulasyon ne zaman oluyordu, onun ortasında. İşte 14’ünde bir kadın ancak o ovulasyon döneminde gebe kalabilir yani bu ovülasyonun bir iki gün öncesi ve bir iki gün sonrası yani şu fertiliti faz diye işaretlenmiş ya bakın burası. Normalde ovulasyondan bir iki gün öncesi veya bir iki gün sonrası dönemde hamile kalabilir. Bu aşamada hormonal denge şey tarafında olduğu için tan bu ovulasyon döneminde şu östrojen ve Lh pik yaptığı için bu dönemde ovulasyon oluyor ve bu dönemde ve eşiyle bir birleşme olursa ve yumurtlama olursa bir gebelik oluyor. Ve bu aşamada meydana gelen şeyin ikinci aşamasına geliniyor ve bu aşamada artık gebelik ürününün olup olmamasına bağlı olarak rahim dökülüyor ya da dökülmüyor bunun normal cinsellikle hiçbir bağlantısı yok. Ekstradan üretilen o az önce herhalde geçmişti yani erkekteki meni spermle hiçbir bağlantısı yok, hiçbir benzerliği yoktur. Başka bununla ilgili aklımıza gelebilecek hiçbir benzerlikte olmuyor yani bu çok net tanımlanmış bir aşamadır. Her bayan evli olsun olmasın ilişki kursun kurmasın her ay bu siklusu yaşar.

Servet Bayındır: Şimdi o zaman gerçi belki söylediniz ama  ben biraz daha zihnimdeki soruları netleştirmek için bir bayan bir şekilde orgazm olduğunda o rahime az önceki o şekildeki rahime bu orgazm olması sonrasındaki onda meydana gelen kimyasal biyolojik artı şeyler rahime doğru gider mi az önceki spermin, yumurtanın gitmesi hariç?

Zeki Bayraktar: Bu söylediğiniz şeyin siklusla değil şununla bağlantısı olabilir. Zaten onun araştırmaları yapışmış. Normalde yumurtalıklar uterusun sağında ve solunda, normal doğal ilişkide spermler buraya bırakılıyor. Milyonlarca spermden birkaç tanesi geçip gidip bunun bir tanesi dölleyebiliyor. Şimdi buraya bırakılan spermin ritmik hareketlerle hem spermin ritmik hareketiyle hem de buradaki endometrium katmanında silialar diyoruz, onların silier hareketleri yani itmeleri ile spermler bu noktada yukarıya doğru gitmesine yardımcı olunuyor. Burada gebelik oluştuktan sonra tekrar bu yolu buraya gelmesi içinde şurada ters silier hareket başlıyor. Şimdi bir hipoteze göre orgazmın gebeliğin oluşmasına katkısı olabilir deniyormuş. Adet siklusu ile hiçbir bağlantısı yok ama tekrar söyleyeyim, konuştuğumuz adet siklusunun hiçbir bağlantısı yok. Kadının orgazm olması şuna katkıda bulunabilir, buradaki spermlerin daha yukarı gidişlerine, buna katkısı olabilir diye bir görüş var. Ama bunun adet siklusu ile hiçbir bağlantısı yoktur.

Servet Bayındır: Şimdi sorum niçin soruyorum ben bu soruyu, şundan dolayı. Biz malum fıkıhta diyoruz ki işte adet dönemi ile bir bayanın adet dönemi ile sanki cinsel birleşmede bulunduktan sonraki bir erkek veya bayanın dönemini aynı kabul ediyoruz fıkhi sonuçları bakımından. Yani namaz kılamaz, oruç işte bayan için oruç tutamaz hükmen pistir diyoruz.

Yahya Şenol: Bunu açık bir şekilde kıyaslayan var mı kitaplarda?

Servet Bayındır: Tabi hükmen pistir diyoruz çok kesin oruç….

Yahya Şenol: Hükmen değil hani gusül alınması gereken bir durum..

Servet Bayındır: Gusülden daha ağırdır mesela Kasani söylüyor.

Yahya Şenol: Oruçluyken gusül alması gereken bir durum geldiğinde orucu bozulur diyen …

Servet Bayındır: Kasani diyor ki, sorsalar gündüz bir erkek uyudu işte ihtilam oldu, orucu bozulur mu, bozulmaz. E peki neden bayanın ki..çünkü  elinde bir şey yoktur vesair anlatıyor, kendi…yoktur. E aynı şeyi bayan için niye söylemiyorsun kendi soruyor aslında diyor ki bayanın ki daha ağlazdır, ağlaz necistir, diyor. Onun için bozar diyor yani hükmi pisliği daha ağırdır. Şimdi dolayısıyla benim takıldığım nokta şu, şimdi biz fıtrat açısından buradaki biyolojik olaylar, fizyolojik olaylar açısından cinsel dürtü sonucu meydana gelen olayla normal rutin bir şekilde olması gereken doğal zaten bir yapıda olması gerekenle arasında bir irtibatı kurabilir miyiz?

Zeki Bayraktar: Hayır yani bu söylediğimiz menstüral siklus ile cinsellik arasında hiçbir bağ kurulamaz, bu söylediğiniz anlamda hiçbir bağ kurulamaz. Bununla ilgili elimizde hiçbir veri yok. Yani bunun mantıki şeyi de yok. Şöyle diyelim şimdi bir kadın evli değil, hiçbir ilişki de kurmamış ama buluğa ermiş adet görüyor bu söylediğimiz sikluslar oluyor, fizyolojik olarak oluyor bu.

Servet Bayındır: Daha da netleştirelim yani bir insanın normal dışkı atmasıyla, idrar atmasıyla bu olay doğallığı açısından aynı kategoride düşünülebilir mi?

Zeki Bayraktar: Elbette fizyolojik bir hadise değil mi yani hadisi şerifte geçiyor Adem kızına yazılmış bir olay değil mi bu? Yani tabi olarak her ay gerçekleşen, her kadında gerçekleşen tabi bir olay değil mi? O otonom olarak diyoruz yani bizim iradi olarak, iradi olarak bir kadın şunu diyebilir mi, ben bu ay adet görmek istemiyorum veya bu ay adet görmek istiyorum, böyle olabilir mi? İradi olarak hiçbir katkı şeyi olmaz. Her ay gerçekleşen fizyolojik, doğal bir hadisedir. Bu hadisenin bir takım faktörlerden etkilendiğini, miktarının, periyodunun olduğunu biliyoruz işte beslenmeden etkilenebilir, güneşten etkilenebilir, gelişimden etkilenebilir, stres, psikolojik gerginlik etkileyebilir, dönemi uzatır falan. O hormonal düzeni etkilediği için fizyolojik şey. Şöyle diyelim o zaman bir insanın psikolojisi bozuksa ya iştahı kesilir ya artar mesela yani ona benzer bir şekilde fizyolojik olaya etki ediyor çünkü. Dolayısıyla, tekraren söylüyorum bu adet siklusunun söylediğiniz anlamda cinsel yaşamla, dürtülerle hiçbir bağlantısı yoktur sadece şunu söyleyelim yani yanlış eksik bir şey söylemiş olmayalım, o da ilahi hikmet gereği şu ovulasyon döneminde hormonal şey açısından kadınlar birleşmeye daha yatkın olurlar yani gebelik orada olur çünkü. Hormonal düzey, östrojen düzeyi arttığı için iştye yaratılış işte öyle demek ki olmuş. Onun dışında siklusun, adet kanamasının, ovulasyonun söylediğiniz anlamda cinsel birleşmeyle, cinsel dürtülerle, orgazmla hiçbir bağlantısı yoktur. Bu olsa da olmasa da bu siklus fizyolojik olarak yaşanır.

Servet Bayındır: Hatta yumurta az önce söylediniz yumurta çatlamasa bile yine o kan, rahim kendini yeniler, tekrar düzelir.

Zeki Bayraktar: Yani normalde her şeyi normal gözüken her yüz kadından sekizinde ovulasyon olmaz aslında ve şey olur. Mesela evlenen çiftler görürler mesela ben düzenli adet görüyorum hiçbir problem yok, eşimde de problem yok, tahlil normal ama çocuk sahibi olmadık. Baktığınız zaman en sık görülen şey ovülasyon olmuyor yani o ovülasyonu indükleyen ilaçlarla onlar kolay tedavi edilebiliyor.

Servet Bayındır: Şimdi o zaman arkadaşlarda bir iki soru sormuştu onları da özetleyerek şimdi şahsen benim şu ana kadar zihnimde şu vardı bir soru olarak vardı ki, gönlüm biraz o tarafa doğru aslında, işte biz fıkıhta diyoruz ki işte bayan bu durumda oruç tutamaz neden hükmen pistir. Ben bunun hükmen normalde bildiğimiz cinsel ilişki bildiğimiz orgazmla hiçbir irtibatının olmaması gerektiği, normal idrar gibi, dışkı gibi bir atığın dışarı atılması işlemi olduğunu ben fıtraten zihnimde tabi doktor değiliz öyle düşünüyordum. Şu anda oruç için diyelim, oruç için aynı gerekçeyle oruç için, namaz içinde aynı gerekçeyle hükmen pistir diyor. Şimdi hükmen piste bildiğimiz cinsel, cünüp olayıyla mukayese ediyorlar. Dolayısıyla, böyle bir şeyin mümkün olmadığı fıtraten ortaya çıkıyor.

Zeki Bayraktar: Tıbbi olarak ta bunun kesinlikle hiçbir bağlantısı olmadığını söylüyorum. İlaveten mantıken de bunu düşündüğümüz zaman bunu zaten hekim olmaya gerek yok, bir bağlantısı olmadığı belli değil mi? Hiç cinsel ilişkide bulunmamış bir bayan adet görmeyecek mi veya böyle bir şey var mı?

Servet Bayındır: Şimdi ben mesela daha önce şöyle düşünüyordum, tabi erkekte nasıl cinsel birleşme olmadan nasıl ihtilam oluyorsa o erkekten çıkan sıvı diyelim sperm vesair bir cinsellik sonucu oluşan bir ürünler dışarı atılıyor, dolayısıyla manen pis oluyor bir insan, bayanda bu şekilde cinsellik dürtüsü velev ki cinsellik dürtüsüyle olmasın dışarı atılan şeyler cinsellik özelliği taşıyan şeylerdir ama burada ortaya çıkıyor ki bununla onun bir alakası yok bu ayrı şey, o ayrı şey. Peki, şöyle bir soru sorabilir miyim? Bayan bir şekilde veya cinsel ilişki veya cinsel dürtüyle onda meydana gelen bir sıvı artışı oluyor mu, oluyorsa nerede oluyor nedir o?

Zeki Bayraktar: Şimdi cinsel ilişki sırasında meydana gelen sıvı vajinal sekresyon, ilişkinin normal koşullarda olması için meydana gelen bir hadise, o esnada sadece.

Servet Bayındır: Onda o sıvı ile şuradaki rahim hiç alakası yok!

Zeki Bayraktar: Hiç alakası yok.

Servet Bayındır: Bir de az önceki sorudan belki bir tekrar hatırlatması açısından hani insanların boylarından hareketle bir ortalamayı aldık, bu adet dönemi için bu da yine bir ortalama 28 gün dedik değil mi yani ortalaması. Şimdi bir arkadaşımız bir soru sormuş diyor ki, peki 14. gün işte yumurtanın çatlama dönemi dediniz, bir insan bu dönemi dikkate alarak, eşler, efendim cinsel ilişkiyi ona göre ayarlasalar işe filan gün çocuk olur işte filan gün hamile kalınır kalınmaz öyle bir sonuca ulaşmak mümkün mü?

Zeki Bayraktar: Tabi zaten o doğum kontrol yöntemlerinden biri de takvim yöntemidir duymuşsunuzdur. Bir tane slayt gösterdim ya şu 28 günlük periyodun sadece şu alanı fertiliti faz bakın yani gebelik oluşabilecek faz yani 14. gün yumurtladıysa eğer kadın 14. günden bir iki gün önce veya bir iki gün sonraya kadar. Niye öyle? Şimdi 14. gün yumurtlama olduysa ondan bir iki gün önce veya ondan bir iki gün sonrasına kadar ortalama ne diyelim biz buna, yumurtlama olduğu günden üç gün önce üç gün sonra, o yumurtlama olduğu günü ortaya alacağımız bir haftalık periyotta gebe kalma oranı da, şansı da çok yüksektir. Biz zaten bize gelen hastalarda normal çocuğumuz olmuyor diye gelen bir şeyde belirgin bir hastalık bir problem yoksa yani ameliyat edeceğimiz ilaç vereceğimiz vesaire, ona öncelikle bu dönemlerde gün aşırı ilişki öneririz biz yani gebe kalma oranı daha yüksek olduğu için. Kafanıza takılmış olabilir, niye bir iki gün önce veya bir iki gün sonrada o gün değil diye. Şimdi hem sperm hücresinin hem de yumurta hücresinin 24- 48 saat yaşama şeyi var. Diyelim ki, bir evli çift 12.- 13. gün ilişki kurdu 14. günde yumurtlama olduysa o sperm 24- 48 saat yaşayabildiği için yani bir gün sonra iki gün sonraya kadar meydana gelen yumurta hücresi yakalayabilir. Aynı şekilde yumurta hücresi de bir gün canlı kalabilir. Dolayısıyla, bu bir haftalık periyot içersinde gebe kalma şansı daha yüksektir. Niçin bunu söylüyoruz, çünkü kadın ancak o yumurtlama döneminde gebe kalabilir yani yumurtlama döneminin dışında bu periyodun dışında gebe kalma şansı yok. Fakat tabi bu 28 ve 14 gün ortalamadır yani bu günler değişir. Yani milimetrik olarak şudur vesaire falan olmaz.

Servet Bayındır: Biz istihaze kanına temas etmedik acaba hani malum isthaze kadın, biz diyoruz ki fıkıh kitaplarında da, hadislerde de, efendim damar rahim içindeki bir damarın çatlaması sonucu oluşan bir kandır dolayısıyla bir el veya normal bir yerdeki herhangi gelen kan gibidir ve biz buna diyoruz ki bu orucu da, namazı da etkilemez. Varsayalım rahim içinden öyle bir kan gelir mi bir, öyle bir şey mümkün mü bir, ikincisi, o gelen kan ile adet kanı arasında fıtrat olarak farkı var mı?

Zeki Bayraktar: Şimdi o tür kanamalar oluyor, niye oluyor, hani tarif ettik ya merorarji, metrorarji gibi vesaire şeyler var. Onlar tedavi edilmesi gereken şeydir. Şimdi normal adet siklusunda endometrial siklus olur ve bu tabaka dökülür dedik. Şimdi bazı hallerde muhtelif nedenlere bağlı olarak hiperplazik kalır yani Türkçe karşılığı şişkin kalır ama dökülmez, dökülecek kadarda rejenere olmaz yani

Zeki Bayraktar: Yo yo yo, kanamaların şeyi değil normal adetten bağımsız olarak söylüyorum, hormonal düzene bağlı olarak muhtelif nedenlere bağlı olarak ve bu adet siklusunda bağımsız olarak sürekli bazı kadınların endometriumu hiperplaziktir bu bir hastalık halidir tabiri caiz ise kanser gelişimine yatkınlık meydana getiren bir şeydir. Ama sonuçta nedeni ne olursa olsun o tabaka şişer ve toparlanamaz. Toparlanamadığı için o tabakadan kanama olması çok daha kolay olur. Bunu neye benzetelim, şöyle benzetelim, daha orijinal bir şey aklıma gelmediği için şey diyelim. Şimdi cildimizde normal bir yapı var, bir de bir yere çarptığımızı, şiştiğini, kızardığını düşünün o şekilde şişmiş, kızarmış bir ciltte en ufak bir çizik normalden daha fazla, anlatabildim mi, bu bir sizin anlamanız için bir örnek verdim çok uygun olmayabilir. Muhtelif nedenlerden dolayı bu tabakada hiperplazi olursa bu kadınlarda adet kanaması dışında kanamalar olur, adet kanamaları uzun sürebilir başlayan kanamalar bitmeyebilir. Bu sizin dediğiniz hani bir damar açık kaldı herhalde o gün ki ifade böyle olabilirdi. Netice itibariyle mikroskobik düzeyde açık olan damarlar var doğru yani.

Servet Bayındır: Sonuç bakımından o şekilde o sebepten dolayı gelen sıvının içeriği ile muhtevası ile…

Zeki Bayraktar: aynı değil, adet kanı bir değil.

Servet Bayındır: Farklı, içeriği farklı o zaman.

Zeki Bayraktar: Tabi, ben şöyle bir şey şimdi aklıma geldi hani Fatih hoca eza hali dediği için, şimdi bizim bu anlattığımız menstüral siklus, hormonal düzeyi ile, psikolojik gerginliği ile biyolojik kanması ile bir bütün olarak normalde bu şekilde karşımıza çıkarsa bir eza halidir. Yani bunun psikolojik gerginliği de var hormonal şeylere bağlı olarak, biyolojik olarak bir kanama periyodu var ve biyolojik olarak bir ağrı periyodu var. Oradaki tabakaların,

Yahya Şenol: Azda olsa çokta olsa fark etmez.

Zeki Bayraktar: Şiddeti az çok değişebilir ama netice itibari ile bu anlattığımızı menstirial siklusun içinde mutlaka bu üç şey var. Psikolojik gerginlik, biyolojik kanama ve ağrı.

Yahya Şenol: Üçünü birden hasta sınıfına sokamaz mıyız?

Zeki Bayraktar: Şimdi işte onu şey yapacağım acaba ayette ifade edilen eza hali var dememiz için bu üç komponentin de bulunması mı gerekiyor evet bu bir adet kanamsıdır ve bu adet kanaması nedeniyle bu bir ezadır bundan dolayı yapılmaması gereken bir şey varsa size göre.

Yahya Şenol: Teknik manada da hasta tanımlamasına girer mi, çünkü oruç için onlara musamaa gösterilecek.

Abdurrahman hoca: Tıpta böyle bir hastalık var mı?

Zeki Bayraktar: Bu bir hastalık değil bunu normal olarak…

Yahya Şenol: Hayır kadın kendisini hasta kabul eder mi bu belirtiler ışığında adet döneminde?

Zeki Bayraktar: Pratikte bazı kadınlar hasta kabul yani şöyle beni tedavi et diye gelen yok, ben adet görüyorum, bu soruya cevap vermekte benimle sizin aranızda bir fark yok yani sizde bu yorumu yapabilirsiniz bende aynı yorumu yapıyorum. Bu şekilde ben adet görüyorum, ben hastayım beni tedavi et diye gelmez bu şeyler, hiçbir kadın

Yahya Şenol: Tam tersinde gelir hatta….

Zeki Bayraktar: tabi ama adet döneminde çok aşırı sancılarım var diyebilir biz ona normal ağrı kesici ilaç öneririz başka bir şeyi yoksa.

Yahya Şenol: Bu müddet konusunda daha net bir şey söyleyebiliyor muyuz yani bugün tıpçılar adet müddeti en fazla bu kadardır, bu kadardan fazlası mutlaka tedaviyi gerektirir dediğiniz gün, maksimum, üst sınır…

Zeki Bayraktar: Şu andaki, bizim elimizdeki veri bunun on olduğunu ben söyleyebilirim.

Yahya Şenol: En azı peki?

Zeki Bayraktar: En azı iki…

Yahya Şenol: En azı iki, on bununla uyuşan bir mezhepte gözükmüyor yani, 3- 10 Hanefilerde, Şafilerde üst sınır 15, Malikilerde 17’ye kadar çıkıyor yani burada “anlayamadım” maddesine bakıyorum şöyle demiş, en az üç gün üç gece diyenler var. Bir gün bir geceye düşürenler var bunu en düşük miktarı için, en çoğu içinde 6,7, 10, 15 gün gibi süre verenler var. Bunlarda mezheplerin kendi kitaplarına baktığımızda hiç birisi normal olarak yani beklendiği şekilde ayet ve hadis delil getirmiyorlar. Diyorlar ki, vakıaya bakıyoruz yani biz soruyoruz kadınlara ne kadar sürüyor, on gün sürüyor, Hanefiler on günü esas alıyor.

Servet Bayındır: Onlarda ortalamayı alıyor yani

Yahya Şenol: Ortalamayı tabi, delilleri bu, yani hiç Hanefiler 10 gün derken tali derecede kaynak gösteriyorlar yani bu da bir delil olabilir ama birinci derecede kaynakları vakıa. Şafiler 15 gün derken mesela Şafilerin El-Beyan kitabında ben bakmıştım, orada da diyor ki, kadınlar ortalama 6 veya 7 gün adet görürler ama vakıa gereği 15 güne kadarda gören olduğu için biz burada vakıayı esas alır ve adet müddetini 15 güne kadar çıkabileceğini söyleyebiliriz diyorlar. Dolayısıyla kadın15 gün kanama görüyorsa, 15 gün namaz kılmıyor bu durumda, çok ciddi bir fark var yani.

Fatih Orum: bu hani “duyamadım” hadisi var üç kuru belki sizin ifadelerinizle üç periyot, şimdi üç siklus, üç kur bunlar normal adet gören kişiler için bunlar ötede normal adet görmeyenler ve adetten kesilmişler için üç ay diyor. Şimdi üç kameri ay ne olur?

Yahya Şenol: Yaklaşık 28 ila 30 ortalama olur.

Fatih Orum: Üç kuru, üç siklusu Allah kameri ayla “duyamadım”…..belki buradan hani bunun en çoğu bu olabilir diyerek çıkar mı bir şey?

Yahya Şenol: Neyin en çoğu?

Servet Bayındır: Doğalı, doğal olanı bu olmalı, insanlık

Fatih Orum: İşte 28- 29 günü geçemez toplam gibisinden…

Yahya Şenol: 35’e çıkmayabilir yani bak doğru.

Fatih Orum: Yani o bir sınırı, üç kuru üç aya Allah şey yapıyor.

Yahya Şenol: yani en fazla 30’da, bunu, bir siklusta bunu sabitleyebilir miyiz?

Zeki Bayraktar: O siklus günü olarak diyorsunuz adet kanaması olarak demiyorsunuz.

Servet Bayındır: Şimdi ben o problemi çözeyim mi size? Şimdi Zeki Bayraktar bu işin uzmanı da, şimdi bu konu niye tartışılıyor mezheplerde 6 gün mü, 7 gün mü, 10 gün mü, 15 gün mü bütün namaza ve oruca engel değil dediğimiz zaman bütün tartışma güme gidiyor zaten.

Zeki Bayraktar: Peki, ben sorayım hep siz mi soracaksınız. Şimdi bu şey hali cünüplük halinde ve sekelet hali namaza yaklaşmayın diye, bu halde namaz kılınmayacağına dair bir nas var.  Peki, buna benzer bu şeyle ilgili bir nas var mı, önce oradan başlayalım.

Servet Bayındır: Derdimiz o zaten.

Zeki Bayraktar: Ben olmadığını biliyorum da şimdi o zaman bu fetvayı verirken biraz  hakikaten ayakların titremesi lazım yani bir men var değil mi?

Servet Bayındır: haram var, haram var diyorsun.

Zeki Bayraktar: Neydi nas olan şeylerin ibahadır. Şimdi böyle bir nas olmadığı zaman haikakikaten bu şeyleri vermek işte

Yahya Şenol: Ya nas ..deniyor bu mesele için

Servet Bayındır: Hadisler, bir takım hadisler var.

Yahya Şenol: Hadisten dolayı ayette de yorum yapıyoruz sadece.

Zeki Bayraktar: Ben bunu şöyle bağlantı yapayım mesela özellikle bu hac ve umre döneminde bize bu mensi geciktirici ilaç şey yapmak için ……. Şimdi bu fizyolojik bir hadiseyi iptal eden bir müdahale yapıldı. Şimdi bu caiz mi? Bence hakikaten bu konuda İbni Hazm’ın dediği gibi hiçbir mahal yoktur, tavafta yapın şey yapın mı demek lazım. Birçok kadın…

Yahya Şenol: Tavaf işi kolay oluyor da hocam namazda birazcık

Zeki Bayraktar: Şimdi bakın şeyleri söyleyeyim yani bakın bilmediğiniz şeyler olabilir. Bu adet geciktirici olarak kullanılan ilaçlar hormon ilaçlarıdır bu ilaçlar, kadınların son derece psikolojilerini bozuyor, hastalık riski oluşturuyor ve o dönemde kalp hastalığı da dahil olmak üzere felç ve inme gibi bir çok hadise meydana geliyor, çok basit bir şey değil yani fizyolojik bir müdahale. Şimdi normalde bu şeyi veren fukuha böyle bir olaya hiçbir şekilde müdahale edilmez fetvaları verir değil mi? İşte şu yapılmaz, bu yapılmaz bilmem ne yapılmaz ama burada çok ciddi bir müdahale var ve bundan dolayı çok kadın şey yapıyor, hac döneminde tansiyonları çıkıyor, ciddi şeyler var. Bizde mesela 2005’te gitmiştik bizim kafilede olan bir bayan arkadaş tansiyonu bir acayip çıktı, acaba oral kontraseptif kullanıyor damı bu kadar şiddetli. Yani tansiyonu düşüremiyoruz, bir dâhiliyeci arkadaş var, ilk olarak acaba bir sorun bakalım şey kullanıldı mı falan. Bunlardan çok vakıf olamayabilirsiniz, bunları siz bilmiyor olabilirsiniz. Bu kadınların şey kullandığını biliyorsunuz da bunun çok ciddi bir müdahale olduğunu, normal fizyolojiye müdahale olduğunu ve bu müdahaleye zemin hazırlayan şeyinde bu fetvalar olduğunu bilmeniz lazım.

Abdurrahman hoca: Hocam doğum kontrol….aynı şekilde müdhale olarak gösterebilir miyiz?

Zeki Bayraktar: Tabi o konu başka bir konu, netice itibariyle var tabi bu kullanılan her şeyin yan etkisi, yan etkisi sıfır olan bir uygulama yok. Ben özellikle şeyi vurgulamak istiyorum yani bu adet geciktirmek için hacca giden bayanların kullandığı bu şeyler, normalde bu bayanlar takvaları nedeniyle doğum kontrol hapı kullanmazlar ama hac döneminde bunu kullanırlar müthiş bir çelişki var burada ve bu fetvalara dayanarak kullanırlar ve çok ciddi sıkıntılara maruz kalırlar, kalıyorlar.

Servet Bayındır: Şimdi bir soru daha unutmadan sorayım, mesela bizim yine fıkıhta diyoruz ki işte idrarla veya dışkı ile insanın vücudundan işte burnundan, ağzından, gözünden gelen diğer sıvıların temizlik açısından yani tıbbi necaset olma açısından farkı var bildiğimiz kadarıyla yani idrarla dışkı sonuçta yıkanmazsa diyelim temizlenmezse mikrobik bakımdan insana bir takım zararlar verebilir. Hayız kanını burada hangi gruba koyabiliriz?

Zeki Bayraktar: O zaman şöyle söyleyelim normalde tıbbi bilgi olarak büyük abdestin içersinde gerçekten bir sürü mikroorganizmanın bulunduğunu necis olduğunu, pis olduğunu bizim tıbbi olarak ta çok şey olduğunu kesin olarak biliyoruz. İdrar normal, idrar iltihabı olmayan bir insanın idrarı tıbbi olarak sterildir yani içinde belli bir miktar mikrop, mikroorganizma var ama enfeksiyon oluşturacak şeyde değil, ona bakarsak bizim şu anda bu cildimizde, ağzımızda, bağırsaklarımızda milyonlarca mikroorganizma var. Yani biz mikroorganizma varsa orada iltihap var, pistir demiyoruz, idrar için söylüyorum, özellikle Üroloji bizim alanımızla ilgili kültürde kolonide 100.000 üreme varsa biz enfeksiyon diyoruz. 10.000 ile 100.000 arası şüpheli 10000’in altındaysa steril kabul ediyoruz. Şimdi bu diğer vücut ortamları içinde geçerli ama necaset sadece bununla mı olur onu ben bileme yani ben sadece mikrop açısından söylüyorum. Kan, kanda hiçbir tane şey bulunmaz

Servet Bayındır: Hayız kanı için diyorum.

Zeki Bayraktar: Hayır, hayır normal normal kan, şimdi diğer şeyleri geçiyorum. Yani büyük abdest ve idrar, büyük abdest tamamen pis olarak tıbbende kabul ediliyor içinde çünkü çok mikroplar var. Zaten enfeksiyonun bulaşmaması için taharetlenmede şunlara bunlara dikkat edin onun için diyoruz. İdrar tıbbi olarak sterildir, steril yani enfeksiyonu yok, temiz anlamında olabilir ama bu içinde hiç mikrop yok anlamında…

Yahya Şenol: Zarar verecek derecede değil.

Zeki Bayraktar: Evet, olmamalıdır. Şimdi diğer sıvılara geliyoruz. Şimdi vücuttan çıkan sıvı ne olabilir, biz damarlarınızdan kan alırız o aldığımız kanda bir tane bile mikrop yoktur yani bizim tesbit edebildiğimiz en azından tesbit edebildiğimiz oranda var, varsa zaten o yayılır ve sepsis dediğimiz şey oluşur. Ama mesela fizyolojik olarak burun akıntımızda, ağız sekresyonun da burada çok milyonlarca mikroplar var flora dediğimiz, doğal flora dediğimiz.

Servet Bayındır: Yani kan daha temiz?

Zeki Bayraktar: Tabi kan en temiz o anlamda mikroorganizma açısından en temizi kandır hiçbir tane mikrop olamaz orada.

Servet Bayındır: Hayız kanı?

Zeki Bayraktar: Hayız kanı da o dokulara bağlı olarak ve çıkarken şuradaki dokuları da sürüklediği için bu vajinada bulunan mikroorganizma folarasını zaten doğal olarak alıyor. Orada bir flora var yani orada belli oranda şey vardır.

Servet Bayındır: Yani o kan hayız için söylüyorum, kan nereden geliyor yani yine bir yerde damar mı açık bir şey mi var?

Zeki Bayraktar: Şu katman…

Servet Bayındır: O dökülüyor da bir şekilde vücut bir yerden kan üretip vücut onu dışarı mı pompalıyor, sıvı olarak?

Zeki Bayraktar: Neticede şu katman, şurası vücudun bir parçası o şey aşamasında kasılıyor, kontraksiyonla itiyor orası dökülüyor, döküldükten sonra geriye kalan şey büzüşüp kapanıyor. Yani bebek doğduktan, doğumdan sonra rahim nasıl kapanıyorsa belli bir, sonuçta bebeği besleyen bütün şey oraya yapışık, bebek doğduktan sonra, plesentada çıktıktan sonra belli bir şey sonrası orası kapanıyor, aynı mekanizma burada da var. Yani o kırk gün süren süreç burada daha erken kapanıyor. Sonuçta kan hücreleri ve şeyder oradaki damarlardan geliyor tabi.

Yahya Şenol: Bir de hocam bize çok sık sorulan bir soru biz tabi hem bu olay başımıza gelmediği için bilmiyoruz. Soranlarda kadın demek ki, onlarda bu işi karıştırıyorlar. En sık sorulan iki soruyu soruyorum bir, kendilerince adet olarak tanımladıkları olaydan önce görülen diyor lekeler, bir de adet bitti dediğimiz zamandan sonra görülen lekeler. Bunlar ne olabilir yani adete dahil mi edilebilir yoksa hariç mi kabl edilir? Adetten önce leke görülüyor ondan sonra kanama başlıyor. Peki bunlar neyin nesi?

Zeki Bayraktar: Yani adetten önce leke adetten sonraki leke aslında şöyle o siklusun tamam ama önce buradan dökülmeye başlarken bu bir süreç

Yahya Şenol: Siz birinci gün kabul eder misiniz onu lekelenmeyi adet başlamıştır diyor musunuz?

Zeki Bayraktar: Burada tabi kadının ifadesine göre yani netice itibariyle bu tespit ifadelere göre yapılıyor yani ben adet kanaman ne zaman başladı, dün başladı diyorsa dün kabul ediyorsun. Burada şeyi tespit etme şansın yok ki zaten. Bizi de yanıltmış olabilirler yani netice itibariyle ama buradaki ifadeye veya gebe kalan bir kadına muhtemel gebelik tarihi son adet tarihi soruluyor onun verdiği tarif neyse odur, onun kabulü odur neticede. Şimdi bu niye oluyor meselesine gelince şimdi neticede burada bir süreç yaşanıyor. Bu süreç başlamadan önce belli bir kanama ufak ufak başlar, sonra birden dökülür dökülme arasında fazla şey olur, sonra dökülme bittikten sonra toparlanma sürecine girer. toparlanma sürecinde de şöyle bir olay yaşanır aslında içeriye dökülen ufak tefek şeyler vardır ama biriktiği için yekünü oluşturduğu için sürekli değil de birkaç saat arayla veya gün boyunca içeride birikmişse 7–8 saat sonra mesela dışarıya çıkar onun için renk değişimleri falan olabilir. Şimdi onun için adet öncesinde birkaç gün hafif kanama sonrasında birkaç gün kanama

Yahya Şenol: Bunlar dâhil ediliyor mu?

Zeki Bayraktar: Dâhil ediliyor

Yahya Şenol: Lekelenmede olsa o adetin birinci günü diye kabul ediliyor.

Zeki Bayraktar: Yani bu zaten 2- 8 günün bu on gün dediğimiz zaman bu öncesi ve sonrası da dahil edilerek on güne kadar şey yapılır.

Servet Bayındır: Şimdi burada kayıtlara geçmesi açısından Yahudilikte son zamanlarda bu Tora şerhini okuyorum da orada bu konu ile ilgili olarak diyor ki, normal adet yani kanın akması diyelim, normal adet dönemi on gün olarak görüyor yedi gün de ilave yapıyor

Yahya Şenol: On’a mı 7 ekliyor bir hafta değil, değil mi……..?

Servet Bayındır: Yok ona yedi ilave ediyor ve bu yedi günde de, on bittikten sonra bu yedi günde de cinsel ilişki yasak dolayısıyla on yedi gün sanki sizin bu artı eksi yediyi ona artı olarak…

Zeki Bayraktar: Ama bu ..siklus ..yani bütün periyoda

Yahya Şenol: Temizlik artı hayız

Servet Bayındır: Siz tümüne ekliyorsunuz yani bir yedi meselesi onlarda da var. O dönemde de kadını şey olarak hayızlı olarak kabul ediyorlar.

Yahya Şenol: On yediye kadar çıkıyor ya bir etkileşim olabilir yani gerçekten niye on yedi almışlar.

Zeki Bayraktar: Ama o artı, eksi yedi bir istatistiksel veri başka bir şeye dayanarak yani neticede toplumdaki kadınların yüzde 95’i, 21 gün ile 35 gün arasında oluyorsa ha dersiniz ki, demek ki ortalaması 28 dir artı, eksi yedi de olabilir diyorsunuz bu rakama böyle varıyorsunuz.

Servet Bayındır: Şimdi bir de o ilgili ayette açıkçası ben o ayeti sanki şöyle anlıyorum. (Bakara suresi 22. ayet) “Hayızlı kadın hayızdan kesilince” ve bir de yıkanınca diyelim “gusül abdesti alınca cinsel birleşme olabilir” Sanıyorum orada cinsel birleşmede bulunabilirsiniz ifadesi sanki Yahudilerin o yedi günü yasaklamasının bir müsadesi diyelim. Ama burada tıbbi olarak sormak istediğim kadının hayızdan kesildi yıkamayı emrediyor ayet, yıkamadan cinsel ilişki olursa, yıkanmanın, bayanın yıkanmasının tıbbi anlamda bir artı, eksi katkısı var mı, zararı

Zeki Bayraktar: O konuda herhangi bir araştırma ben bilmiyorum yani çünkü bu tıbbın araştıracağı bir konu olmadığı için araştırılmamıştır en azından ben bu sorunuza yönelik bir araştırma yapmadım. Böyle bir araştırma yapsak niçin böyle bir araştırma yapılsın yani fıkıhçılar böyle bir şey sorar biz şimdi böyle yaparız belki.

Servet Bayındır: Aklıma gelen soru şu, diyelim ki adet dönemi bitti bayanın, bir takım kalıntılar var daha içerde halen daha efendim cinsel birleşme olduğu zaman hatta var yani

Zeki Bayraktar: Ama normal bildiğimiz gusül etmekle o kalıntı varsa içerde temizleyemez ki, yani onunla temizlenme şansı zaten yok. Orada ayette geçen ifade yeniden birleşme için yıkanmayı şart olarak mı?

Servet Bayındır: Şimdi şart mıdır değil midir?

Yahya Şenol: Tabi, “fe izâ tetahherne fe’tûhunne” “Temizlendikleri zaman onlarla ancak ilişkiye girebilirsiniz” diye

Servet Bayındır: Bir tarafta yathurne var kan kesilsin, otomotik olarak rutin olarak, biyolojik olarak kesilsin ondan sonra onlar temizlenince vesair ifadesi var.

Bir katılımcı: ……

Yahya Şenol: Yok farklı ifade kullanılmış hatta ayet şöyle “Sana kadınların hayız ve nifaz hallerinden soruyorlar de ki” Allah diyor “o bir eziyet halidir bu durumda kadınlardan uzak durun ve onlar temiz onuncaya kadar” “hatta yathurne” “temiz oluncaya kadar onlar, onlara yaklaşmayın” Şimdi burada kullandığı kelime Cenabı Hakk’ın yethurne kelimesi insanın elinde olmadan kendi kendine temiz bir hale gelmesi, burada kanın kesilnmesi çünkü kadının elinde değil ya bunu kesmek veya devam ettirmek. Doğal olarak kan kesilip temiz hale gelinceye kadar onlara yaklaşmayın. İkinci bir şart geliyor orada fe izâ tetahherne yani önce yethurne kadın otomatik olarak temiz olması gerekecek daha sonra fe izâ tetahherne bu işte kadının elinde olan bir temizlik kadında kendisini temizlediği zaman ki işte bunun gusül olduğunu söylüyoruz “Allah’ın emrettiği şekilde onlarla ilişkiye girebilirsiniz.” İkisi farklı biri doğal temizlik insanın elinde olmayan, ikicisi de insanın elinde olan fiziki bir temizlik.

Zeki Bayraktar: Yani o tıbbi olarak bu iki şey arasında ki farkı yani sizin sorduğunuz şeyi cevaplayacak elimde bir veri yok. Yani şöyle yorum yapabiliriz psikolojik olarak kadın kendini daha rahat hisseder, güvende hisseder, temizlenir falan o yorum yapılabilir ama tıbbi olarak bir araştırmaya dayanarak bir veri yok elimde.

Servet Bayındır: Şimdi ben okuduğum şeylerde işte efendim bu durumlarda cinsel birleşme olursa erkeğe de bulaşabilir o, hatta çocuk olursa döllenme olursa orada kalan kanlar çocuğa etki eder.

Zeki Bayraktar: Olmaz, onlar hurafe oluyor işte.

Servet Bayındır: Tıbben düşündüğünüz zaman şeyle alakası yok.

Bir katılımcı: Normal abdest aldığımız zaman tuvalete gidiyoruz, tuvaleti yaptığımız ve abdest aldığımız yer aynı bu tamamen psikolojik bir olay ki adetten sonra yıkanmada tamamen psikolojik olarak hazırlanmayı delalet göstermez mi?

Servet Bayındır: O olabilir, o olabilir de evet işin tıbbi yönü.

Zeki Bayraktar: Ama o zaman bizim gusül abdesti alarak eğer herhangi bir kalıntı varsa zaten temizlemiyor dolayısıyla onunla bir alakası yok. O ara periyotta doğal olarak adetin bittiği döneme kadar kesin yasak demek, o bittikten sonra diyelim ki biyolojik olarak, fizyolojik olarak gerçekten adet bitti, kanaması bitti ama yıkanmadı, gusül almadı, şimdi o periyotta tıbbi olarak bununla ilgili ne oluyor. Onunla ilgili bir araştırma yok elimizde ben bilmiyorum.

Yahya Şenol: Zaten İmam Ebu Hanife’ye atfedilen bir görüşte yok. O kendisi guslü şart koşmuyor yeni bir ilişki için gusül bir namaz vakti geçmesi gibi bir şart koşuyor o namaz vaktinin geçerse üzerinden o zaman temiz olmak durumuna gelmiştir deyip ilişkiye cevaz veriyor. Gülsü şart koşmuyor..

Zeki Bayraktar: O zaman o ayetteki şeyi nasıl yorumlamış oluyor?

Servet Bayındır: O temizlenince sanki biraz onun rızasına onun keyfine bırakmış gibi karşı tarafın

Zeki Bayraktar: O zaman adet bitene kadar ilişki yasak ondan sonra temizlenme şeyinde ara şeyde tavsiye gibi mi?

Yahya Şenol: Yani şimdi onun asıl söylediği şu, namaz kılacak kadın gusül abdesti almadan namaz kılamaz. Hani Ebu Hanife’de bunu şart koşuyor yani gusül alacak namazı kılmak için ama üzerinden bir namaz vakti geçme şartı niye koyuyor? O dönemde kadın mutlaka gusül abdest almak durumunda diyor, buna rağmen yani namaz kılmak zorunda olduğu için, buna rağmen namaz vakti çıktığı halde hala abdestini almadıysa bu hani namazdan dolayı yükümlü hale gelmiş oluyor ya, bu yükümlülüğü otomatikman kazanmış olduğu için diyor demek ki ilişkiye cevaz verilebilir.

Zeki Bayraktar: Şunun için o namaz vaktini şey yapmış olabilir mi, bir namaz vakti beklesin ki gerçekten âdetinin bitip bitmediğini kontrol etmiş olsun

Yahya Şenol:

Zeki Bayraktar: Çünkü bayanlar son günlerinde sık sık gusül abdesti alıyorlar yani biraz takıntılı da olanlar, birkaç kez buna şey olduğunu biz duyuyoruz.

Servet Bayındır: Hocam bir de benim aklıma şu anda gelen bir şey oldu yani bu kültürlerde efendim bu dönemdeki bir bayanın banyo yapması diyelim sanki yanlış anlaşılabilmiş olabilir mi, bayan gerçekten hiç banyo yapmamıştır, kirlidir mesela Hintlilerde falan var ya hatta Zerdüştlükte var, adam işte 40 gün banyo yapmıyor, kirli olmak…

Zeki Bayraktar: O dönemde kadınların banyo yapması yasak

Servet Bayındır:  Olabilir yani kirli olmak bir meziyet yani hatta o bugünkü Şia’da adam diyor ki, filan adam öyle bir âlim adamdır ki yakasının kiri bir parmaktır der, kir şeydir yani bir kutsallığın

Zeki Bayraktar: Bizim miskinler gibi…

Servet Bayındır: Bizim miskinler acaba öyle bir geleneğin mi orada bir …var?

Yahya Şenol: Haliyle o benim esas sorduğum soru çok soruluyor hangi günde artık kadına tamam artık sen namaz kılmalısın diyebileceğiz yani sekizinci ve ya dokuzuncu güne geldiğinde ….

Servet Bayındır: Ben bu sorunu çözeceğim.

Yahya Şenol: …belki 7 gün bile beklemesi gerekmeyecek önce bu sorulmuş, bir de tabi haliyle yine aynı konuyla bağlantılı Allah demiş ayette namazda kılmayın, oruçta tutmayın demiyor, diyemez miydi yoksa ben demiyorum siz anlayın, öyle mi diyor yani.

Zeki Bayraktar: Onlar bizim cevap vereceğimiz sorular değil tabi

Yahya Şenol: O zaman Servet hocayı bekliyoruz ama dediğim gibi şu var, bizim aslında bazı konularda da elimiz kolumuz bağlı şimdi o rivayetler olmasa, hadis rivayetleri bu kadar güçlü bir gelenek oluşmamış olsa acaba biz sadece ayetlere bakarak evet kadınlar adetliyken kesin olarak namaz kılamaz diyebilir miydik? Bizi bağlayan olay bu aslında çok güçlü bir gelenek

Zeki Bayraktar: Hud suresi 1, 2, Yusuf suresi 111

Yahya Şenol: Bu konuda hadiste var Peygamber efendimiz evet bugünlerde namazı bırakacaksın daha sonra bittiği zaman gusül abdesti alıp namaza devam edeceksin şeklindeki rivayetler var acaba onlar mı gerçekten bizi bağlıyor buraya yönlendiriyor buna hani cevapta verebilmemiz hani kolay bir şey değil.

Zeki Bayraktar: Fakat şunu söyleyebilirim benim görebildiğimiz kadarıyla bizim yani neticede tıbbi bilgiler nas değildir değişebilir biz bunu biliyoruz zaten yani bilim yanlışlanabilen şey demektir yani o fakat şunu da biliyoruz ki bu kadar şey olmasaydı bu tedaviler nasıl yapılacaktı, demek ki, doğrular çok önemli tespitler yapılmış bizim bugünkü bilgilerimize hiç uymayan dini kaynaklarımızda ifadeler çok var. Yani bunlar bizim dikkatimizi çok çekiyor. O sizin söylediğiniz şeylerle ilgili mesela adetli bir kadınla ilişki yasak bu nas zaten bunu niçin yasak, ilişki kurulursa doğan çocuk şöyle olur, böyle olur buna gerek yok ki zaten nasla sabit o dönemde hiçbir kadın bunu yapmak istemez, bunun elbette ki şeyleri de olabilir ayrı mesele ama özellikle bu erkekte meni akar, su akar kadında da bir su akar döllenme olur falan bunlar çok yanlış mesela hiç tıbbi bilgilerimize uymuyor, ovulasyon dediğimiz periyot ayda bir günde olduğu, bunun zamanı ve şeyi tamamen bu siklusa göredir. İlişki ne zaman yapılırsa yapılsın o zaman olmaz yani bellidir bir defa olur. Genelde 14. gündür, bu değişebilir ama bir defa olur, iki defa olmaz bu ve bunun cinsel yaşamla hiçbir bağlantısı yoktur. Dolayısıyla, o bizim dini kaynaklarda geçen metinlerde bunlarla ilgili olan şeylerin tamamı hikâye.

Servet Bayındır: Bir de erkeklerde biraz önce hani dediniz ya benim anladığım dille söyleyeyim içeriye doğru, hayız kan dışarı çıkmaz içeride kalır gerçekte adet gördüğü halde kan dışarı bir takım anormal durumdan dolayı. Aynı durum erkekler için söz konusu olabilir mi? Prostatı olanlar vesaire olanlar sanki idrar kesesine gider deniyor.

Zeki Bayraktar: Tabi şimdi aynı durum olabiliyor bizim şimdi meni dediğimiz, ejekülat dediğimiz ortalama 2 ile 5 cc arasında oluyor. Bunun yüzde 90’ı prostat ve vezikülas seminalis dediğimiz şeyden gelen bir sıvıdır. Sperm dediğimiz yani esas tohum dediğimiz şey onun içersinde yüzde 1 bile değildir yani sperm hücresi dediğimiz hücre fakat bu ejekülat meninin tamamının 2 ila 5 cc dışarıya değil içeri akabiliyor bu hastalıkları biz tedavi ediyoruz. Buna mesela ejekülasyon diyoruz ya tıbbi terim buna da retrograt ejekülasyon yani geriye doğru ejekülasyon bunun farklı çeşitleri var, mesaneye gidiyor, idrar torbasına gidiyor, vücüda, bu aslında normal kanallardan çıkıyor ama dışarıya gitmesi gerekirken içeriye gidiyor. Biz mesela o hastaların idrarını alıp içinden o spermleri santfrüje edip onu eşine vererek şey yapılabilir. Ama oraya kadar gitmeyipte daha içerdeki kanallarda da tıkanıklık olabiliyor. O zaman hiç dışarıya şey çıkmadığı durumda olabilir, dışarıya çıkan ejekülat ürününde meni, spermin olamadığı durumda olabilir yani dışarıya normal bir boşalma olur ama içinde hiç meni yoktur.  Bu tıbbi olarak durumu değiştirmez şöyle diyelim ben sizin esas sorunuza daha radikal bir şey söyleyeyim. Biz erkeğin ameliyatta prostatını alıyoruz, prostat kanserinde öyle oluyor ki testislerini de alıyoruz yani ne testisi var ne prostatı var, hiçbir şeyi yok. Ama bu erkek eşiyle ilişki kurabilir hiçbir boşalma olmuyor, üretilen hiçbir meni ve sperm yok.

Servet Bayındır: Şimdi bu adama gusül farz mı, değil mi?

Zeki Bayraktar: Şimdi ne yapacaksınız?

Yahya Şenol: Gusül tabi ki gerekiyor çünkü bunda şey şartı yok, ilişkiye girme şartı yeterli onda. O esas olayın ihtilam boyutu bence daha önemli adam uykusunda böyle bir şey görüyor ama dışarıda bir şey yoksa işte ona ne yapacak?

Servet Bayındır: Tersini ben sorayım bayanın rahmindeki şu olayın gerçekleştiği bölgenin alınması durumu oluyor mu?

Zeki Bayraktar: Tabi rahim alınıyor

Servet Bayındır: Rahim alındıktan sonra o zaman hayız görmüyor bayan

Zeki Bayraktar: Görmez tabi

Yahya Şenol: Evet hocam bir soruyla bitirelim isterseniz sizi de fazla yorduk. Bu adet döneminde kesilen günler oluyor mu bir gün, iki gün süreyle falan, kanama sürekli mi olur yoksa bir iki gün kesilip üçüncü gün, dördüncü gün devam mı eder?

Zeki Bayraktar: Yani öyle tamamen kesildiği pek olmaz yani kesildi tekrar başladıysa o artık başka bir problem oluyor o menoraji metrorarji diyoruz ya düzensiz kanamalar şeklinde, düzenli siklusta o bir gün ara verilip tekrar adet kanaması devam etmez.

Yahya Şenol: Çok teşekkür ederiz Allah razı olsun.

Tüm Mukayeseli İlmihal Dersleri
# İçerik Adı Yayınladığı Tarih Görüntülenme
1 Oruç 13 Temmuz 2013
2 Ramazan ve Oruc Bakara Suresi 183-187 Ayetler 6 Temmuz 2013
3 Namazda Oturus 22 Haziran 2013
4 Namazda Secde ve Oturuş 15 Haziran 2013
5 Namazda Ruku, Secde ve Oturuş 8 Haziran 2013
6 İmamın Arkasında Kıraat, Ruku, Secde ve Ka’de 1 Haziran 2013
7 Namazda Kıraat – 2 18 Mayıs 2013
8 Namazda Kıraat(Zikr) 11 Mayıs 2013
9 Namazda El Bağlamak – Sorular ve Cevaplar 20 Nisan 2013
10 Namazda El Bağlamak 20 Nisan 2013
11 İftitah Tekbiri 13 Nisan 2013
12 Namaz’da Niyet 6 Nisan 2013
13 Kerahat Vakitleri 23 Mart 2013
14 Sabah Namazının Vakti 16 Mart 2013
15 Namaz Vakitleri – 2 9 Mart 2013
16 Namaz Vakitleri – 1 2 Mart 2013
17 Namazda İstikbal-i Kıble 23 Şubat 2013
18 Namaz Kılınabilen Kılanamayan Elbiseler, Başörtüsü 16 Şubat 2013
19 Ezan, Kamet ve Sala 9 Şubat 2013
20 Kur’an’da Salat Kavramı 5 Ocak 2013
21 Kadının Özel Halleri 29 Aralık 2012
22 Özürlünün Abdesti 15 Aralık 2012
23 Teyemmüm 8 Aralık 2012
24 Gusül 1 Aralık 2012
25 Abdesti Bozan Haller 24 Kasım 2012
26 Abdest Alırken Ayakların Meshi Meselesi 17 Kasım 2012
27 Abdest 10 Kasım 2012
28 Kur’an ve Sünnet’e Göre Necis Olan Şeyler 3 Kasım 2012
Kuran Dersi Canlı Yayın